KÖY YANIYOR, AMA MUHTAR KİM?
Yıllar önce, Marshall McLuhan dünyanın bir köy haline geleceğini söylemişti. Bugün geldiğimiz noktada, bu öngörü neredeyse tamamen gerçek oldu. Artık dünya bir köy gibi; dijital çağın getirdiği bağlantılar, anlık iletişim ve küresel ticaretle birbiriyle etkileşimde olan bir yapıya sahibiz. Ancak, bu köyde bir fark var: Köyün muhtarı, Donald Trump.
Eskilerin bir sözü var, "Köy yanarken saçını tararmış." Trump, tam olarak bu sözü hayatımıza geçiren bir figür. 205 hanesi olan, büyük bir köyde yaşıyoruz ama ne yazık ki köyde karar alacak bir "ihtiyarlar heyeti" yok. Olan biteni denetleyen, sadece kendi çıkarlarını gözeten bir muhtar var. Bir gün köyün girişine bir tabela astı: “Önce Bizim Hanemiz! Önce benim ailem!” Altına ise şu notu ekledi: “Diğer hanelerle ilgilenmek vatan hainliğidir.” Bu tavır, köydeki diğer haneleri, sesini çıkaramayan bir halkı ortaya çıkardı.
Dünya, gerçekten tek bir köy haline geldi. Fakat bu köyde kendini hem bekçi hem zabıta hem de muhtar ilan eden bir figür Trump. Köy meydanında yükselen sesiyle, “Bundan sonra dış köylerde çekilen filmleri bizim köy meydanındaki sinema çardağında oynatmayacağız, oynatmak isteyen de yüzde 100 vergi ödeyecek!” diyor. Yani, artık başka köylerden gelen film ve hikayeleri izlemek için büyük bir bedel ödeyeceğiz.
Bu........
© Günışığı Gazetesi
