menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

CHEESEBURGER’İN İSYANI

7 1
03.12.2025

2022’nin Eylül’ünde vizyona giren “The Menu”, yalnızca Julianne Moore, Ralph Fiennes ve Anya Taylor-Joy’un ustalıkla canlandırdığı karakterleriyle dikkat çekmiyor; aynı zamanda sinemayı, ulusların ve toplumların kaderini biçimlendiren bir terzi gibi kullanıyor. Film, gelecekçi ütopya ve distopyalarıyla izleyiciyi bir rüya gibi uyaran bir işlev görüyor: Bir yandan hayal ettiriyor, bir yandan uyarıyor, sistemin işleyişini ve insan davranışlarını sorgulatıyor.

2026’ya geldiğimizde, The Menu artık sadece bir gerilim filmi değil; içinde yaşadığımız küresel düzenin alegorik bir eleştirisi. Hawthorne Adası’ndaki o lüks restoran, giderek daha tanıdık bir sahneye dönüşüyor: Dünyayı yönetenlerin kurallarını koyduğu, seçkinlerin bu kuralları sorgusuz kabul ettiği, geri kalanımızın ise “menüde olmayanı” talep etme cesaretini aradığı bir sistem.

Şef Julian Slowik’in mutfağı, modern kapitalizmin karanlık bir aynası. Her tabak—sözde mükemmel, sözde eşsiz—aslında bir ekonomik balonu, toplumsal eşitsizliği ya da iklim krizini temsil ediyor. Misafirler ise bu sistemi besleyenler: spekülatörler,........

© Günışığı Gazetesi