menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Rusya ve Batılı ülkelerin Ortadoğu ilgileri

8 0
19.03.2025

Genelde masumların hayatlarını yitirdikleri savaşların nedenlerinin somut örnekleri, Ortadoğu’nun geçmişinde aranmalı. Bölgenin eski ve ABD gibi yeni aktörlerinin tutumları, Ortadoğu’nun öneminin azalmadığını, tersine arttığını bir kez daha gösteriyor.

Son siyasal ve askeri gelişmeler, ABD Başkanının açıklamaları, 19. yüzyılın ilk yarısından itibaren Osmanlı’ya karşı yürütülen baskıyı ve savaşları anımsatıyor. Saray o yıllarda bölgede eski müttefikleri ile birlikte olmak ya da onlara karşı -savaşmak dahil- mücadele vermek zorunda kalıyordu.

Aslında savaş nedeni bulmak Batılılar için hiç zor değildi. Musevi ve Hristiyanların kutsal saydıkları Kudüs’te, gayrimüslimlerin haklarını koruma amaçlı olduklarını öne süren devletlerin, içlerinden birinin bu konuda erken davranabileceği kaygısından oluşan yapay bir denge savaşı önlüyordu.

Fransızlar Katoliklerin haklarından söz ederlerken, Ruslar kendilerini Ortodoksların koruyucusu ilan ediyordu. İngilizler Protestanları koruma iddiasındaydılar. Almanlar ise bu ülkelerden ayrılarak, Osmanlı ile ittifak kurmuşlardı. Berlin-Bağdat Demiryolunun inşasına (1905) girişmişlerdi. Önemi yeni ortaya çıkan petrolden önce doğudan gelen ticaret yolu üzerinde etki alanı yaratacaklarını düşlüyorlardı.

ABD Başkanı Trump son çıkışıyla diplomatik görülmese de hayli pragmatik davrandığını gösterdi. Gazze Şeridini villalarla donatmak isteğini açıkladı. Suriye’nin Golan ve Akdeniz kıyılarındaki doğal gaz yataklarından henüz söz etmedi. Anlaşılan geçen yüzyılın kutsal Kudüs’ü kurtarma senaryosu, önümüzdeki günlerde Gazze’yi tatil beldesi yapma fantezisine evrilecekti.

Çin’in Batıya uzanan ticaret yolları üzerinden denetim altına alınmasından söz etmek........

© Gazete Pencere