menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

NEYE TESLİM OLDUK?

11 0
10.04.2025

Yavaş yavaş altımızdaki halıyı çekiyorlar. Bizde bir rehavet, bir rahatlık…Sanki dünya çok güvenli bir yer, bizler de hiçbir tehlikeyle karşılaşmayacakmışız gibi bize sunulan her türlü reçetenin üzerine kapaklama atlıyoruz. Sorgulama, düşünme ayarlarımız bozuldu kesinlikle. Yıllar önce üniversitede birlikte çalıştığım yaşça benden bir hayli genç bir arkadaşım “Şu seksenden önce doğanlar bir ölse de hepimiz kurtulsak!” demişti. “Neden?” diye sorduğumda da “Olan biteni anlamıyorlar; çünkü sorgulamıyorlar,” diye yanıtlamıştı. “Ne de olsa henüz çok toy,” diye bozulduğum halde belli etmemiştim. Aslına bakarsanız, onun da pek bir şey sorguladığı yoktu. Şimdi anlıyorum ki eleştirerek sorumluluğundan kurtulmaya çalışıyordu bir nebze. Dünyada işler artık bu şekilde yürüyor. Sorgulamayı bıraktık, eleştiri kisvesi altında birbirimizi suçluyoruz sadece. Aramızda sorgulamayı becerebilenler de var ve olan onlara oluyor. Doğruları gördükleri ve göstermeye çalıştıkları için kimsenin istemediği insan oluyorlar. İşler çıkmaza girince bütün oklar hep onlara dönüyor. Onlar dışında da herkes cehennem kazanında gayet rahat yaşıyor. Bunca rahatlığın, uyuşukluğun, sorgusuz sualsiz her şeyi kabulün sonu pek iyi olmayacak.

Mücadele etmezsek insanlık olarak çok kötü günler bizi bekliyor. Bizi sürekli gündem dışına iten; aldığımız nefesten, içtiğimiz suya, evimize barkımıza kadar her şeye elini uzatmış olan sinsi bir canavar var. Ne hikmetse sorgulayacağımız yerde onu bir parçamız olarak duyumsuyoruz. Ensemize çöktü demeyeceğiz, damarlarımızda dolaşıyor resmen. Bizi sentetik bir hapishanenin........

© Gazete Gerçek