menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

EŞEĞİ SIRTINA YÜKLEMEK

14 0
12.06.2025

“isyankar”, “uyumsuz”, “iletişimi kötü”, “anlayışı kıt”, “başına buyruk” …Bunlardan birisiyle mutlaka itham edilmişsinizdir. Kayda değer bir şeyler yapıp zülfü yâre dokunanların ödülü acı olur. Takdir beklerken umulmadık böyle ithamlarla karşılaşmak biraz üzer. Tek sebebi var bunun, bugüne kadar kimseciklerin bulamadığı bir yol buldunuz, ters köşe bir fikre sahipsiniz. İyi haber, yalnız değilsiniz, hayatı şekillendirmek ve değiştirmek için kendi yolundan gidenler tarihin her evresinde böyle dışlanmaları sırtlamak zorunda kalmışlardır, yapamayanlar ise yok olup gitmişlerdir. Bir filozoftan örnek verelim: “Eğer yaşamınızı doğaya (burada kastedilen insanın kendi doğası) göre şekillendirirseniz asla fakir olmayacaksınız; eğer insanların görüşlerine göre şekillendirirseniz asla varlıklı olmayacaksınız,” der Epiküros. Çok da haklı, görüşleri, sezgileri doğrultusunda adım atmayanlar hezimete uğrarlar. Size de olmuştur, karar verme aşamasında içinizden gelen sesi dinlemeyip başkalarının söylediğini yaptığınız için bir şeyler kaybetmişliğiniz vardır. Aslında hepimizin bu anları bir hayli fazladır. Her seferinde de yazıklanırız “Keşke içimden gelen sesi dinleseydim,” diye. Yine de onu bastırarak başkalarının bize işaret ettiği yoldan gitmeyi tercih eder, hedeflerimizin çok uzağına düşeriz. Tuhaf bir durumdur ayrıca, büyük bir güven duyarak üzerinde hiç düşünmeden başkalarının söylediklerini aynen yaparız. Biri bize bir miktar, hatırı sayılır parayı karşılıksız vermeye kalksa kılı kırk yararız; akıl verdiği zaman ise en ufak bir şüphe duymayız. İnsanların yetkinliğini, niyetini sorgulamayız. Bu şekilde........

© Gazete Gerçek