menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

“Sensiz Nefes Alamıyorum!” : Together (2025)

15 0
10.08.2025

Ve sonsuza dek mutlu yaşadılar…”

Peri masallarından aşina olduğumuz bu cümle, çocuklukta umut dolu bir son vaat eder. Ancak yaş ilerledikçe birey, ilişkilerin bu kadar kusursuz ilerlemediğini; “yakışıklı prens”in ya da “güzel prenses”in her zaman doğru olanı yapamayabileceğini fark eder. Hatta “doğru”nun kendisinin bile mutlak bir şekilde tanımlanamayacağı anlaşılır. Yine de içinde yaşadığımız kültür ve özellikle sosyal medyanın birey üzerindeki tahakkümünün artması, “sonsuza dek mutlu”nun erişilebilir bir hedef olduğuna dair yanılsamayı sürdürür. Bu hedefe ulaşamayan ya da ilişkisini ötekilere mükemmel bir formda sunamayan kişi ise zamanla kendini eksik ve yetersiz hissetmeye başlar.

Together (2025), işte tam da bu yanılsamayı deşifre eden bir yapım olarak karşımıza çıkar. İlişkideki yakınlık, sınırlar ve benliğin çözülmesi gibi kavramları rahatsız edici bir biçimde irdelemeyi amaçlayan; yılın en çok konuşulan korku filmlerinden biri olarak dikkat çeker. Michael Schenks’in ilk uzun metrajlı filmi olan Together, yüzeyde bir beden korkusu anlatısı gibi görünse de izleyicide çok daha derinlerde, bilinçdışı düzlemde yankılanan bir yutulma anksiyetesine temas eder. Bedenlerin fiziksel olarak birleşmesi, aslında benliklerin sınırlarının silinmesine dair metaforik bir anlatıya dönüşür.

Yazının bu kısmından sonra filmi henüz izlememiş seyircilerin seyir zevkini kaçırabilecek bazı detaylara yer verilecektir.

Tim ve Millie, on yılı aşkın süredir birlikte olan bir çifttir. Yeni bir başlangıç umuduyla eski yaşamlarını geride bırakıp küçük bir kasabaya taşınmaya karar verirler. Ancak bu fiziksel değişim, uzun süredir sümen altı edilen ilişki problemlerini görünür kılar ve aralarındaki gerilim giderek artar. Başrolleri paylaşan Alison Brie ve Dave Franco’nun gerçek hayatta da evli bir çift olmaları, karakterler arasındaki kimyayı belirgin şekilde beslemektedir. Film boyunca uzun süredir birlikte olan insanların konuşmadan anlaşabilmesi, küçük mimiklerle birbirinin ruh hâlini sezmesi ya da ilişkinin ciddi bir kopuşa ulaşmadan sessizce sürmesi gibi detaylar, izleyiciye tanıdık ve inandırıcı bir ilişki dinamiği sunar. Aralarındaki hafif bıkkınlık ya da rutinin ağırlığı dahi, oyunculuk performansının ötesinde gerçek hayattaki bağın etkisiyle doğallaşmış hissi verir. Bu anlamda, evli bir çiftin, çözülme sürecine girmiş bir ilişkiyi oynamayı tercih etmesi bana kalırsa hem profesyonel cesaret hem de yaratıcı bir risk olarak ele alınabilir.

Film boyunca Tim ve Millie arasındaki duygusal iç içe geçmişlik, ayrılık ihtimali üzerinden katman katman işlenir. Bağımlı ilişkilerde bu tür bir simbiyotik birliktelik çoğu zaman tarafları rahatsız etmese de Together’da hem Tim hem de Millie zaman zaman birey olma arzularını dile........

© Film Hafızası