menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kürt sorununda iç içe geçen süreçler

44 21
05.04.2025

İstanbul Belediyesi üzerinden gerçekleştirilen 19 Mart siyasi operasyonu; Öcalan’ın PKK’ye kongre toplama ve kendini feshetme çağrısından sonra Kürt sorununun çözümü yönünde oluşan beklentinin, iktidar tarafından muhalefeti bölmek ve kendini tahkim etmek için kullanılmaya çalışıldığını gösterdi. Aynı şekilde Suriye’deki geçici yönetimin başında bulunan HTŞ (Heyet Tahrir el-Şam) Lideri Colani de Suriye’de demokratik geçiş süreci konusunda Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yaptığı çerçeve anlaşmasına rağmen hazırladığı geçici anayasa ve atadığı hükümetle bu beklentiyi boşa çıkarıyor. Colani’nin Suriye Kürtlerine karşı uyguladığı zaman kazanma ve kendi yönetimini tahkim etme politikası, sadece Erdoğan iktidarının Kürt sorununda iktidar ortağı Bahçeli’nin sözcülüğüne soyunduğu süreciyle benzerlik taşımıyor, bu iki süreç önemli oranda iç içe geçmiş durumda bulunuyor. Dolayısıyla her iki süreç için de “Bundan sonra ne olacak” soruları soruluyor.

***

Gelinen yerde Erdoğan iktidarı, ciddi bir ikilemle karşı karşıya: Bir yandan 19 Mart sonrasında Kürt sorununun çözümü konusunda yeniden beklenti yaratabilmek için bazı adımlar atmak zorunda bulunuyor, ama bu adımları atmanın kendi baskı rejiminin bekası için yaratacağı riskleri (Demokratik siyasetin alanının genişlemesi) göze alamıyor.

Bu ikilem, Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması konusunda da kendini gösteriyor. Sadece Demirtaş değil, binlerce Kürt siyasetçi hukuksuz bir şekilde, daha doğrusu ‘özel’ bir hukukla yıllardır cezaevlerinde. Bu özel hukukun nasıl işlediğini İmamoğlu davasında ve sonrasında yüzlerce gencin tutuklanması sürecinde bir kez daha gördük. Hakkındaki yüksek yargı kararları uygulanıp Demirtaş’ın serbest bırakılması, sürece dair oluşan olumsuz havayı değiştirecek bir etki yaratabilecekken iktidar bunu göze alamıyor. Çünkü Demirtaş gibi etkili bir aktörün oynayacağı rolü uzun vadede kendi politikaları için riskli buluyor.

İşte Erdoğan iktidarı karşı karşıya kaldığı bu ikilemden kurtulmak ve süreci kendi kontrolünde tutabilmek için Suriye’deki geçiş sürecinde Kürtlerin olası kazanımlarının önüne........

© Evrensel