menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

‘İbrahim İttifakları’, “terörsüz Türkiye ittifakı”, Hıristiyan siyonizmi, İslam siyonizmi

13 1
friday

Bir süredir, en azından 1940’lardan bu yana, “Daha iyisini tahayyül edemediğimiz bir dünyada mı yaşıyoruz?​” Adorno 1956’da Horkheimer’la teori ve praksis üzerine tartışmalarında bu görüşte bulunuyor. Teori aynı zamanda pratiktir diyorlar, ancak “özgürlüğün” ve “mutluluğun” ne olduğu, en fazla da hayvansı/doğal bir düzey mi olduğunu, özgür ve mutlu toplumun ABD (liberalizm) veya Sovyetler (komünizm) modeli ile sağlanıp sağlanamayacağını, başka bir dünyanın mümkün olup olmadığını, en azından “ütopya”ların sürdürülüp sürdürülemeyeceğini, “yeni komünist manifesto” yazılıp yazılamayacağını tartışıyorlar.

İşçilik yapmak, çalışmak veya emek ne anlama geliyor, düşünmek ne anlama geliyor, teori ve pratik ne anlama geliyor? Adorno ve Horkheimer arasındaki tartışmanın iki somut uzlaşısı “çalışmanın” kendine amaç olmayacağı (Yani kendiliğinden iyi olduğunun ileri sürülemeyeceği) ve “düşünme/ bilim/ felsefe” hazzı ile yetinilemeyeceği, böyle bir hazla sınırlı kalan düşünmenin değişim korkusu veya pozitivist konformizm olarak yorumlanabileceği, bu haliyle de ideoloji olacağıdır.

Parti (Belli bir amacın gerçekleştirilmesi için amacına göre dayanışma veya iş birliği adı verilebilecek bir güç birliği, bloklaşma) olmaksızın, düşüncenin gösterdiği ereği gerçekleştirecek bir enerji oluşturmaksızın, teorik enerjiyi pratik enerjiye dönüştürecek bir süreç olmaksızın, değişim dönüşümlerin olamayacağı, partisiz bir durumda ne olacağını tartışıyorlar.

Parti ve pratiğin teori ile, düşünme ile, emek/ çalışma ile, özgürlük ile, mutluluk ile, hayvanlık veya insanlık durumu ile bağları nelerdir? Güncel yaşananlar düşünürsek ne tür çıkarımlar yapılabilir, nasıl yorumlanabilir ve tavır geliştirilebilir?

Bu haftaki konum, güncel iki sürece dair: Yakın Doğu’da yaşananlar, özellikle “İbrahim/Abraham Anlaşmaları”, Türkiye’de yaşananlar, özellikle “barış/ sulh ittifakı” ne anlama geliyor? Partiler hangileri, kim hangi parti veya ittifak var veya kimler arasında ittifak iş birliği veya dayanışma var veya kuruluyor, teori ve pratik birlikteliği nedir, ütopya ne olmalıdır? ABD’nin, İsrail’in, emperyalizmin yaptıklarında hem teori hem pratik iç içe mi? Türkiye’de yaşananlarda?

“İbrahim Anlaşması/ The Abraham Accords”nın açıklanan yazılı kısmı ile ilgili dokümanlar ilgili ülkelerin resmi sayfalarında ve ABD Devlet Dairesi Yakın Doğu İlişkileri Bürosunda yer almaktadır.

Çatışmalı veya mahkemelik bir durumda “Sulh/ belli bir uzlaşmaya varma” anlamına gelmektedir. “Sulh hukuk” veya “sulh ceza” mahkemelerinin adında da olduğu üzere. Çok genel olarak, “uzlaşı”, daha belirgin halde “mutabakat”, uluslararası düzeyde resmi birimlerce imzalanmışsa tek başına üst çerçeve olarak “niyet beyanı” denebilir. Bu “accords” altında yapılacak somut sözleşmeler “anlaşma” karşılığı sayılabilir. Her mutabakatın veya sulhun bir “ittifak” oluşturduğu söylenebilir.

“Accords” çoğul halde bulunmaktadır yani üç ve daha çok ülke arasında yapıldığı veya yapılacağı anlaşılmaktadır. İlk olarak Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn krallığı, İsrail devleti ve Amerika Birleşik Devletleri arasında imzalanmıştır.

Fotoğtaf: Abraham Shield

15 eylül 2020 yılında imzalanan “Abraham Accords” “AA” arasındaki bağ veya sıkı/kalın el tutuşma ve üzerinde güvercin ve zeytin yaprağı ile simgelenmiş bulunuyor, en azından “imaj maker” veya “maker” olanlar böyle imgelemiş, “kalın bir köprü” veya “geçiş” havası da verilmiş. Güvercin arkadaki A’dan ABD veya İsrail veya Abraham’dan önceki A’ya veya Araplara, Sünnilere doğru uçuyor. “Güvercin” yerine uçakları/ füzeleri, “zeytin yaprağı” yerine de her tür bombayı da koyabilirsiniz.

Gösterge bilimsel bir okuma yapmaya........

© Evrensel