Arakhne'nin Örümceğe Dönüşümü
Yunan mitolojisinde yer alan Arakhne, olağanüstü bir dokuma ustasıdır. Yetenekleri öyle gelişmiştir ki, tanrıça Athena ile boy ölçüşmeye kalkar. Kendisine bu becerinin tanrılar tarafından verildiği hatırlatıldığında, Arakhne bunu reddeder ve yeteneğini tamamen kendi başarısına bağlar. Athena ile dokuma yarışına girer ve eserleri neredeyse tanrısal mükemmelliktedir. Ancak bu meydan okumanın bedeli ağır olur: Athena, Arakhne’yi örümceğe dönüştürür ve onu sonsuza kadar dokumaya mahkûm eder.
Bu mit, yalnızca kibirin cezalandırılması değildir. Aynı zamanda yetenek, başarı, ego ve tevazu kavramlarının birbirine nasıl dolandığını gösteren zamansız bir anlatıdır.
Psikolojide “gurur” ikiye ayrılır:
· Uyumlu gurur (authentic pride): Bireyin çabasını, gelişimini ve başarılarını fark etmesiyle oluşur. Sağlıklıdır.
· Uyumsuz gurur (hubristic pride): Bireyin kendisini diğerlerinden üstün görmesine neden olan, ego temelli bir tutumdur (Tracy & Robins, 2007).
Arakhne'nin kibri, bu ikinci kategoriye girer; başarısını yalnızca kendisine atfeder, başkalarının ilhamını, katkısını veya doğuştan gelen yetenekleri reddeder. Yani başarıyı bağlama değil, benliğe bağlar. Ve bu bağlam kaybı, bireyin hem iç görü kaybına hem de ilişkisel kopukluğa neden olur.
Athena’nın müdahalesi, görünürde bir cezadır. Ancak daha derinde, bir sınır hatırlatmasıdır. Yeteneklerin kutsal olduğunu, yani sadece bireysel çabayla değil; zaman, doğa, toplum ve ilhamla birlikte şekillendiğini........
© Eurovizyon
