YENİ BAŞLANGIÇLARIN EŞİĞİNDE
Yeni başlangıçlar...
Hayatın belki de en heyecan verici, en ürkütücü ve en öğretici duraklarıdır. Her insanın yaşam yolculuğunda en az bir kez, hatta belki defalarca karşılaştığı o eşiklerdir. Kimi zaman bir kapının kapanmasıyla, kimi zaman içten gelen bir değişim arzusuyla başlar bu süreç. Her ne şekilde olursa olsun, yeni bir başlangıcın kıyısına gelen insan ya cesaretle ileri adım atar ya da korkularına yenilip olduğu yerde kalır.
Yeniye adım atmak kolay değildir. Çünkü yeni demek bilinmezlik demektir. İnsan bilmediğinden korkar; alışkanlıklarından kopmak, konfor alanından çıkmak, rutini bozmak onu ürkütür. Ama işte tam da bu noktada başlar asıl mesele:
Değişim mi, durağanlık mı?
Çünkü her başlangıç bir değişimi içinde taşır. Ve değişim çoğu zaman sancılıdır.
Hayat; doğumla başlayan, ölüme kadar süren bir dizi başlangıç ve bitişlerden ibarettir aslında. İlk adımımız bir başlangıçtır, okula başladığımız gün, ilk işe girişimiz, evlilik, çocuk sahibi olmak, bir yakınımızı kaybetmek…
Her biri bizi yeniden şekillendirir. Bazen dış koşullar bizi bir başlangıca zorlar, bazen iç sesimiz fısıldar: "Artık değişmelisin..."
İşte bu dönemlerde sergileyeceğimiz tutumlar, geleceğimizi belirler.
Telaşla verilen kararlar, duyguların sürüklediği adımlar çoğu zaman bizi çıkmaz sokaklara götürebilir.
Bu nedenle yeni bir başlangıca hazırlanırken soğukkanlılık, sağduyu ve sabır en büyük pusulamız olmalıdır.
Plansız bir başlangıç, haritasız bir yolculuktur. Nereye gittiğini bilmeden yürümek, sadece yorulmayı getirir.
Oysa hedef belirlemek, adımları önceden hesaplamak, olası engelleri öngörmek başarıya giden........
© Enpolitik
