1 Nisan şakalarına ne oldu?
Mühendislikteki devre analizi ve sistem analizi, kurduğunuz sistemin kararlılığını anlamamızı sağlardı ve bu sistemin kararlılığını şakalarla yani dalga geçerek test ederdik.
Bu yazıyı yazmamdan bir gün öncesi 1 Nisan’dı; eskiden şakalarla geçirdiğimiz gün. Bu yıl kimse şaka yapmamıştır herhalde; gelecek yıl da muhtemelen Volkan Konak’ın aramızdan ayrılışı ile hatırlayacağız. 1 Nisan’ın özelliği, büyük bir değişimin ardından eskilerle dalga geçmenin aracı olmasıdır. Maarif Koleji’nde (Kadıköy Anadolu Lisesi-KAL) okurken Longman’ın basitleştirilmiş kitaplar dizisinden ince bir kitap okumuştuk. İnternet, DVD ya da CD gibi araçların henüz ortaya çıkmadığı ve en hallicesinden kaset kullanabildiğimiz yıllardı. O yıllarda kitaptan öğrenmiştik, 1 Nisan’ın ne olduğunu. Sonra internet sayesinde bunun da aslında farklı olduğunu öğrendik.
Kısaca anlatmak gerekirse, Gregoryen takviminin genel olarak kullanılan takvim haline gelmesinin ardından bunu kullananların eski Julyen takvimini kullananlarla alay etmek için yaptıkları şakalara 1 Nisan şakaları diyoruz. Tabii bu, zaman içinde bizim farklı şakalarımıza yataklık eden bir güne dönüşüyor ve gerçek olmayan bir şeyle insanı kandırdıktan sonra bir idrak boyutu ile tamamlanıyor. İdrak ve karşılıklı anlayışın oluşması, buradaki en önemli boyutu oluşturuyor. İngilizlerin “What if” dediği, bizde rahmetli Ferhan Şensoy’un çok kullandığı “Varsayalım” sorgulaması olmadığında 1 Nisan şakalarının pek bir anlamı kalmıyor. Böyle bakınca, şaka yerine “dalga geçmek” terimini kullanmak daha doğru görünüyor. Julyen takvimini kullananların 1 Nisan’ı yılbaşı kabul etmesiyle dalga geçmek için “siz hala annenizin margarinini mi kullanıyorsunuz” tadından yapılan şakalar olduğunu düşünebiliriz.
Biz kitaplardan öğrendiğimiz o dönemde, bunun bir anda yaşanan bir değişim olduğunu düşünüyorduk. Yıllar sonra bu yazıyı yazmaya karar verdiğimde internette yaptığım bir arama beni bambaşka bir sonuca götürdü. Bunun en çarpıcı yanlarından biri, değişimin bir anda yeni takvimin ilan edilmesi şeklinde gerçekleşmediğini anlamam oldu.
Arkeofili sitesinde (www.arkeofili.com) şöyle bir açıklama dikkatimi çekti:
“Gregoryen takvimi çoğu zaman 1 Nisan’ın kökeni ile ilgili bir anlatımda merkeze koyulur.
Jülyen takvimi altında Fransa, 25 Mart ile 1 Nisan arasındaki hafta boyunca Yeni Yılı kutluyordu. Fransa Gregoryen takvimini kullanmaya başladığında, Yeni Yıl 1 Ocak olarak değişti. History.com’daki bir teoriye göre, bu değişikliği duymayan (ya da meşruiyetini kabul etmeyi reddeden) topluluklar ile “April Fools” (Nisan Aptalları) diye dalga geçildi. Eski Yeni Yılda veya bu tarih çevresinde alay konusu oldular ve bu topluluklara türlü şakalar yapıldı. Fransa’da bu, eski geleneği kutlayanların arkasına balık yapıştıran, şaka kurbanlarına “Poisson d’Avril” veya “April Fish” adını kazıyan şakalar olarak şekil aldı.
Yaygın olarak kabul edilen bu başlangıç hikayesi, Gregoryen değişiminden önce gelen diğer şaka geleneklerini açıklamıyor. Örneğin, Chaucer’in 14. yüzyılda yazdığı “Canterbury Masalları”nda 1 Nisan’a atıflar bulunur. Ve Orta Çağ’da birçok ülkenin Yeni Yılı diğer tarihlerde kutladığı doğru olsa da -25 Mart bu efsaneyle en alakalı olanıdır- Yeni Yıl çoğunlukla Gregoryen........
© Ekonomim
