İmalat sanayiinde; yüksek enflasyon ve faiz oranlarının KOBİ’lere etkisi
İmalat sanayi, bir ülkenin ekonomik kalkınmasının temel taşlarından biri olarak kabul edilir. Türkiye’de bu sektör, ağırlıklı olarak Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler (KOBİ’ler) tarafından şekillendirilmektedir.
İmalat sanayinde faaliyet gösteren KOBİ’ler, hem istihdam yaratmakta hem de ihracata önemli katkılar sunmaktadır.
Ancak son yıllarda yüksek enflasyon ve yüksek faiz oranları, bu işletmelerin sürdürülebilirliğini tehdit eden temel ekonomik riskler haline gelmiştir.
Bu yazımda söz konusu iki makroekonomik değişkenin imalat sanayindeki KOBİ’ler üzerindeki etkileri çeşitli yönleriyle ele alınacak.
2.1 Girdi maliyetlerindeki artış
İmalat sektöründe faaliyet gösteren KOBİ’lerin temel girdileri arasında hammadde, enerji, işçilik ve lojistik giderleri yer alır.
Yüksek enflasyon ortamında bu girdilerin fiyatları hızla yükselir:
Hammadde fiyatları dövize bağlı olarak artar (örneğin çelik, plastik, elektronik bileşenler).
Elektrik, doğalgaz gibi enerji kalemlerinde kamu zamları doğrudan maliyetleri etkiler.
İşçi ücretlerinde sürekli artış talebi ortaya çıkar.
Bu durum, üretim maliyetlerinin kontrolünü zorlaştırır ve kârlılığı olumsuz etkiler.
2.2 Fiyatlama stratejilerinde zorluk
Enflasyonist ortamda ürün fiyatlarını belirlemek güçleşir.
İmalatçı KOBİ’ler genellikle ara malı ürettikleri için fiyatlama esnekliği sınırlıdır.
Bu durum:
-Kar marjlarının erimesine,
-Müşteri kayıplarına,
-Rekabet gücünün zayıflamasına neden olur.
-Özellikle tedarik anlaşmalarının sabit fiyatla yapıldığı durumlarda zarar kaçınılmaz hale gelir.
2.3 Stoklama ve talep belirsizliği
Enflasyonla mücadelede bazı KOBİ’ler, stok maliyetlerini sabitlemek için aşırı stok yapma eğilimindedir.
Ancak bu strateji:
Depolama maliyetlerini artırır,
Talep daralması........
© Ekonomim
