menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Preobrazhensky ve kapitalizmin krizleri

12 0
04.03.2025

Troçki kampından gelen Preobrazhensky, yani Sovyet 1920'lerinin en önemli siyasal iktisatçılarından birisi, partiye geri döndükten sonra 1929 kriziyle ilgili yazmıştı. Keza Varga 1930'larda uluslararası iktisatta neler olduğuna dair bir kavrayış geliştirebilen az sayıda isimden birisi sayılıyor. 1929 krizini Sovyet ekonomistlerinin iyi okuyamadıkları düşünülebilir. “Stalin'in ekonomisti” Varga'nın olup biteni nihayet anlamış göründüğü yılın 1936 olduğu bile söylenebilir. Tuhaf şekilde Keynes'in temel kitabı da o yıl çıkmıştı. Batılı iktisatçılar da krizi çabuk okuyamadılar dense yeridir.

Sovyet ekonomistleri yaklaşık 10 yıl boyunca ‘Hilferding Luxemburg’a karşı’ bağlamında düşündüler. Preobrazhensky de buna uygun biçimde kapitalizmin tekelci dönemde nasıl işleyeceğine dair tezler üretmişti. Bir, Marx planlamanın sürekli göreceli aşırı üretim yoluyla dengesizliklere ve sermaye/girdi kıtlıklarına karşı önlem alacağını yazmıştı. Peobrazhensky kapitalist ekonomilerde dış ticaretin benzer bir düzenleyici olduğunu düşündü. Dış ticaretin önemi dışarıya mal satmaktan çok iç piyasadaki daralmalara karşı bariyer oluşunda yatıyordu. İki, Preobrazhensky tekelleşmenin zararlarına fazlasıyla vurgu yaparken bir dizi saptamada bulunmuştu. Tekelleşme ile sermayenin organik bileşimi artıyor ve piyasaya girişe engeller koyarak yatırım maliyetini yükseltiyordu; bu da krizlerden çıkışı zorlaştırıyordu. Üç, tekeller talep düşüşüne fiyat kırarak ve sabit sermayelerini yenileyerek cevap vermiyorlar, onun yerine üretimi kısıyorlardı. Dört, Bukharin modern (tekelci) kapitalizmin teknolojide devrim yapmaya uygun olduğunu düşünürken Preobrazhensky teknolojik ilerlemeye set çekilmesini daha olası görüyordu. Beş, Preobrazhensky tekelleşmeyle beraber yaratıcı yıkımın (Schumpeter’in kavramı ama ana fikir aynı)........

© Ekonomim