Takipteki alacaklar ne söylüyor?
Eğer bir ekonomide yerel para riskli olarak algılanıyorsa ve aynı zamanda kur da serbestçe dalgalanmıyorsa, o zaman yerel para üzerinde gereğinden (yerel paranın gerçek riskinden) yüksek bir faiz dışındaki bütün politika seçenekleri kapanır. Elde politika seçeneği olarak sadece (kurun dalgalanmamasını sağlayacak ölçüde) yüksek bir faizin taşınması kalır. Mevduat ve kredi faizleri politika faizinin üzerinde seyretmeye başlar ki bu, piyasa algısının bozulduğunu ve para politikasının etkinliğinin azalmaya başladığını gösterir.
Bu yüksek faiz ise onu taşıdığınız her gün sanayiye zarar verir. Özellikle de sermayesi zayıf, kredi bağımlılığı yüksek sanayiye. Sanayi kuruluşlarını küçükten büyüğe doğru, boy sırasıyla vuran bu olumsuz etkiyi en net şekilde takipteki alacaklarda görebiliriz. O halde takipteki alacaklara bir göz atalım.
Türkiye’de son bir yılda takipteki alacakların yıllık büyüme hızını aşağıdaki grafikten izleyebilirsiniz. Grafikte üç tane veri var. Bireysel krediler, kurumsal krediler (KOBİ’ler hariç) ve KOBİ kredileri için takipteki alacakların büyüme hızı.
Göreceğiniz gibi bireysel krediler için takipteki alacaklar, Mayıs 2025 itibariyle yüzde 170’ler civarında artmış. KOBİ takipteki kredileri yaklaşık yüzde 110, kurumsal takipteki krediler ise yüzde 25’ler düzeyinde........
© Ekonomim
