2026 asgari ücreti belirlenirken sahadan gelen sese kulak verilsin
Yeni yıla sayılı haftalar kala Türkiye’nin gündeminde yine milyonların hayatını doğrudan etkileyen bir başlık var: 2026 yılı asgari ücreti. Asgari Ücret Tespit Komisyonu kısa süre içinde ilk toplantısını yapacak. O toplantılarda sadece bir ücret seviyesi değil, milyonlarca hanenin yaşam standardı, binlerce işletmenin sürdürülebilirliği belirlenecek.
Bu nedenle 2026 yılı asgari ücret belirlenirken temel hedef, sadece enflasyonu telafi etmek değil, vatandaşın nefes alabileceği bir yaşam standardı yaratmak olmalı. Belirlenecek rakam, sadece masadaki temsilcilerin değil, sahadaki gerçeklerin sesi olmalı. 2026 yılı asgari ücreti, enflasyona endeksli bir artışın ötesinde; kira, gıda ve enerji maliyetlerindeki artışı dengeleyici bir düzeyde olmalı…
En büyük kambur, artan kira ve gıda fiyatları
Enflasyon oranları, kâğıt üzerinde rakamsal bazda düşüş gösterse de, sokaktaki vatandaş bunu cebinde hissedemiyor. Mevcut ekonomik koşullar, TÜİK ve Merkez Bankası verileriyle birlikte değerlendirildiğinde, vatandaşın 2025 boyunca en çok zorlandığı alanların başında gıda fiyatları ve yüksek kira bedelleri geliyor. Fırsatçılıkla mücadele ve etkin denetim mekanizmaları devreye girmedikçe, asgari ücretteki artış etiketlere yansıyacak, vatandaş yine aynı noktada kalacaktır.
İşveren: Artan maliyetlere karşı teşvik şart
Asgari ücretin artışı, kuşkusuz çalışanlar için yaşamsal bir kazanım. Ancak bu artış, özellikle sanayi ve hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren işletmeler için de önemli bir maliyet kalemi. Çalışan maliyetlerindeki artış, üretimi azaltma veya istihdamı daraltma riski taşımamalı. Hükümetin, 2026 yılı için prim ve vergi teşvikleri, SGK destekleri, enerji sübvansiyonları, tarımsal girdi desteği gibi uygulamalarla işverene nefes aldırması gerekiyor. Aksi takdirde çalışan refahı için atılan adım, istihdam kayıplarıyla geri tepme riski var. Ücret artışı olmadan geçim olmaz, ama üretim düşerse istihdam olmaz.
“Bölgesel asgari ücret”
Yeni yıl için belirlenecek rakam, sadece masadaki temsilcilerin değil, sahadaki gerçeklerin sesi olmalı. 81 ilde........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d