ABD pazarında nasıl rekabetçi oluruz?
Geçtiğimiz hafta on gün boyunca ABD’deydim. Üç farklı eyalette fuar ve müşteri ziyaretlerinde bulundum. Bu nedenle bu haftaki yazımı da ABD gözlemlerim üzerine yazmak istedim.
Geçtiğimiz haftalarda da değinmiştim, ABD son yıllarda ihracatımızı artırdığımız pazarlardan biri. Ülkemizin 2019 yılı ihracat verilerine baktığımızda ABD en büyük beşinci pazarımızken 2024 yılında Almanya’nın ardından en büyük ikinci pazar konumuna yükselmiş durumda.
ABD’ye gitmeden önce Trump 2.0 döneminin ihracatımızda pozitif etki yaratabileceği düşüncesi hasıl olmuştu. Trump’ın NAFTA’ daki iki ortağı Kanada ve Meksika’ya ek gümrük vergisi getirmesi, seçim propagandası döneminde ve sonrasında AB ve Çin ürünlerine ilave gümrük vergisi getireceği söylemi, bu düşüncemde etkili olmuştu.
Hatta iki senedir katılmadığım Şikago Inspired Home Fuarı’na tekrar katılımcı olmamın nedeni de buydu. Ancak ilk durağım olan Inspired Home Fuarı’nın tabiri caizse fazlasıyla sönük geçtiğini gördüm. Öyle ki ABD’deki müşterilerimiz dahi bizi Almanya’da düzenlenen Ambiente Fuarı’nda ziyaret etmelerine rağmen Şikago’daki fuara gelmemişlerdi.
Inspired Home fuarındaki zayıflığı fuarın her geçen yıl küçülmesine ve etkisinin azalmasına yordum. Fuar süresince görüştüğüm Türk meslektaşlarım ve ABD’de faaliyet gösteren katılımcılar da aynı şeyleri düşünüyorlardı.
Fakat fuarın ardından iki farklı eyalette yaptığım müşteri ziyaretlerinde resmin biraz daha farklı olduğunu tecrübe ettim. Gelin birkaç maddede gördüğümü sandığım tecrübelerimi sizlerle paylaşayım.
1- Öncelikle birçok ithalatçının Trump’ın göreve gelmesinden önce ilave gümrük vergilerinden sakınmak için yüklü miktarda ürün çektiklerini öğrendim. Yani ABD’deki ithalatçılar........
© Ekonomim
