İlk ve orta dereceli okullar açıldı. Üniversiteler de yakında açılacak. Peki, MEB, YÖK, ÖSYM, üniversitelerimiz, okullar, veliler, öğrenciler, öğretmenler ve eğitimin diğer paydaşları, yeni öğretim yılına ne kadar hazır? Yeni öğretim yılı, umutlarımızın tükendiği değil, yeşerdiği bir yıl olsun.

Uzun yaz tatilinden sıkılan öğrenci ve velilerin, okulların bir an önce açılmasını istediklerini bilmeyen yok. Görevdeki öğretmenler için yeni öğretim yılı zaten çoktan başlamıştı. Atama bekleyen öğretmenlerimiz için görünen o ki ek atama yok! Hayallerinin gerçekleşmesi görünen o ki pek çoğu için daha çok uzun yıllar alacak.

Gerek devletteki gerekse özeldeki öğretmenlerimizin sorunları çok hem de pek çok.

Atama bekleyenler resen “sürgüne gönderilenler”, ücretli öğretmenler, dersleri yok sayılanlar ve daha neler neler.

Öğrenciyle, öğretmeniyle, velisi ve diğer paydaşlarıyla 50 milyonluk devasa bir Eğitim Ailesi‘nde sorunları olmaz mı? Elbette olur.

Sorun sorunlarda değil sorunlara şaşı bakış açısında.

Ya hepten görmezden geliniyor ya da kabahatli kendileri değil hep başkaları!..

Peki yeni öğretim yılı için öngörülen değişiklikler var mı?

Örneğin 4 4 4 dayatması ve yıllardır çocuklarımızı sınav köleleri haline getiren sınav odaklı eğitim için “hata yaptık özür dileriz” denilecek mi? Parçalanmış öğretmen aileleri, Aile Yılı’nda........

© Eğitim Ajansı