menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Şirketine kefil olan ortağa cezalı vergi tarhiyatı riski

24 18
17.03.2025

Geçen haftaki yazımdan sonra gelen sorular ve yapılan yorumlar nedeniyle bu yazıyı yazmak icabetti.

İşin özünü baştan söyleyelim. Şahıs ortak kefalet nedeniyle bir gelir elde etmemişse bir vergilemeden bahsedilemez. Emsal bedel üzerinden KDV gibi fantezinin de bu durumda işletilebilmesi mümkün değildir.

Ortak, kefalet nedeniyle (örtülü kazanç dağıtımı anlamına gelmeyecek ölçüde) bir gelir elde ediyorsa, bu gelirin yıllık beyanla beyan edilerek vergilenmesi gerekir.

Mali İdare aşağıda paylaşacağımız yaklaşımı burada da işleterek cezalı KDV tarhiyatına kalkabilir ki yazımızın konusunu da böyle bir uygulamanın neden yanlış olacağı hususu oluşturmaktadır.

Aşağıda paylaşacağımız mukteza ve Mali İdarenin ticari faaliyetin varlığı için fazlaca öne çıkarıp adeta diğer (gelir sağlama amacı ve ticari organizasyonun varlığı) unsurlarını da içerdiğini kabul ettiği işlem sıklığı (ticari faaliyetin devamlılığı) karinesi yaklaşımı bir arada değerlendirildiğinde, ortağı olduğu şirkete kefil olan şahısların hepsinin cezalı vergi tarhiyatı riski ile karşı karşıya kalabilme tehlikesi altında olduklarını öne sürmek, bir paranoya olmaz herhalde.

Maliye, “kefalet veya garantörlükleri karşılığı şirkete kullandırılan kredi veya teminat mektupları ile çek tutarları üzerinden komisyon geliri elde eden şirket ortaklarının bu faaliyetinin ticari organizasyon içerisinde devamlılık arz edecek şekilde yapılması durumunda ticari faaliyet olarak değerlendirilmesi ve ortaklarca elde edilen komisyon tutarlarının Gelir Vergisi Kanunu’nun ticari kazançlara ilişkin hükümleri çerçevesinde beyan yoluyla vergilendirilmesi ve ayrıca bu komisyonlar üzerinden KDV hesaplanması, söz konusu faaliyetin ticari organizasyon içerisinde devamlılık arz etmeyecek şekilde........

© Dünya