menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Sonumuz benzemesin…

22 5
09.04.2025

2 Nisan şim­diden dünya iktisat tarihine bir dönüm nok­tası olarak geçti. Trump, 18. yüz­yılın merkanti­list kafasıyla 21. yüzyılın en bü­yük ekonomisini yönetmeye kalkı­şınca sadece ABD değil bütün dünya ekono­misi bir çıkmaza girdi. Adı­na “Liberation Day” adını verdiği yeni gümrük vergisi paketi yürürlüğe girdikten sonra sadece ABD borsala­rındaki bir haftalık erime Türkiye ekonomisinin son üç yıldaki milli gelirinden fazla oldu.

Peki biz benzer bir du­rumu dünya ölçeğinde da­ha önce yaşadık mı? Evet, çok benzerini yaklaşık bir asır önce yaşadık. 1930 yı­lında, Büyük Buhran son­rasında Herbert Hoover ABD Başkanı iken sanayi ve tarımda gümrük tarife­lerini arttırmayı hedefle­yen Smoot-Hawley Yasa­sı ABD Kongresinden geç­ti. Başkan Hoover, birçok ekonomist ve iş dünyası temsilcisinden gelen eleş­tirileri dikkate alıp yasaya tam olarak destek verme­mesine rağmen politik bas­kılar nedeniyle yasayı veto etmedi. Yasanın yürürlüğe girmesiyle beraber Kanada ve Avrupa ülkeleri misille­me yapınca dünya ticare­ti yarı yarıya küçülmüş ve küresel bir durgunluk baş­lamıştı.

Bugün de benzer bir du­rum var. Yeni durum, ABD ekonomisi başta olmak üzere küresel ölçekte bir resesyon ve enflasyon ris­kini arttırmış durumda. Birçok saygın kuruluşun yayımladığı raporlara gö­re ABD ekonomisinin re­sesyona girme olasılığı 5’lere kadar yükseldi. Sebebi basit: Artan gümrük vergileri sonucunda........

© Dünya