Türkiye’de borçlanma dinamikleri
Bir ülkenin borç dinamikleri ekonominin mevcut durumu ve gelecekte olacaklar konusunda bize ipuçları verebiliyor. Bu nedenle, bu yazımızda Türkiye ekonomisinde borçlanma dinamiklerini inceleyecek ve geleceğe dair fikir oluşturmaya çalışacağız.
Borçlanma dediğimizde borç edinmenin bir çok kanaldan gerçekleştirilebileceğini ve farklı enstrümanlar üzerinden borçlanılabileceğini söyleyebiliriz. Dolayısıyla, devlet, şirketler, bankalar ve bireyler bağlamında borçlanma dinamiklerini incelemek mümkün.
Şirketler ve bankalar finansal sistemde döviz ve TL cinsinden yükümlülük yaratabiliyor. Aşağıdaki grafikte şirketlerin ve bankaların yabancı para cinsinden borç yenileme oranları görülüyor. Oranın 0’ün üzerinde olması sektörün vadesi gelen borcundan daha fazla borçlandığı anlamına geliyor. Bir başka değişle, sektörün borç stoğu artıyor.
Grafiğe dair ilk gözlemimiz borçlanma eğiliminin döngüsel bir seyir izlediği. Yani, borçlanma eğilimi belli dönemlerde artarken belli dönemlerde azalıyor. Bankalar 2018 yılına kadar dış borçlarını artırırken (borç çevirme oranı 0’ün üzerinde) 2018-2023 döneminde uzunca bir süre dış borç ödeyici konuma geçiyorlar (borç çevirme oranı 0’ün altında).
2023 yılı ortalarından sonra ise bankaların hızlı bir şekilde dış kaynağa yöneldiğini görüyoruz. 2025 yılı Mart ayında 5’e ulaşan borç çevirme oranlarının sonrasında gerilemeye başladığını gözlemliyoruz. Borç........
© Dünya
