Boşa kürek mi? Faiz artıyor, hukuk eriyor, güven eriyor
13 yaşındaydım. İlk kez bir klasik müzik konserine gitmiş ve ortamın büyülü atmosferinden çok etkilenmiştim. Sahneye çıkan sanatçılar, konser başlamadan önce kendi enstrümanlarını akort etmeye başladı. Yaylar çekildi, nefesliler üflendi, teller gerildi.
Herkes aynı anda kendi sesini çıkarıyordu ama ortaya çıkan sadece gürültüydü. O an hayal kırıklığına uğradığımı hatırlıyorum. Ta ki şef sahneye çıkana kadar. O an orkestrada bir sessizlik oldu. Ardından şefin tek bir hareketiyle müzik başladı. Ve o gürültü, bir anda müthiş bir senfoniye dönüştü.
Türkiye ekonomisi bugün, o konser öncesi sahneyi andırıyor. Herkes kendi enstrümanını çalıyor, ama sanki ortada bir şef yok. Şef olmasını beklediğimiz kişi ise orkestrayı oluşturanlar tarafından pek dikkate alınmıyor; bazılarıysa kendi partisyonlarını bile okumaktan aciz.
Herkes kendi notasını çalarken, müziğin ortak bir anlamı, yönü, duygusu kayboluyor. Ortaya çıkan şey, teknik olarak ses üretse de kulağa sadece gürültü gibi geliyor. Çünkü armoni, sadece bireysel çabayla değil, ortak bir vizyonla mümkün. Herkes karar alıyor, ama ortak bir düzen, bir ahenk yok.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), geçtiğimiz hafta politika faizini 350 baz puan artırarak F seviyesine çıkardı. Bant aralıklarını da aynı tutarak üst bandı I alt bandı C.5 seviyesine yükseltti. Bu karar, teknik olarak enflasyonla mücadelede kararlılık sinyali olarak değerlendirildi.
Bu karar aynı zamanda Merkez Bankasının bağımsızlığı konusunda da kuvvetli bir sinyal barındırıyordu. Bu gelişmelerin hepsi gerçekten pozitif algılandı. Ama o sinyalin duyulup duyulmadığı, artık sadece faiz oranına değil, ekonomik orkestranın kim tarafından ve nasıl yönetildiğine çok bağlı.
-TCMB enflasyonla mücadele için güçlü bir faiz........
© Dünya
