menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Osmanlı’daki İsviçre çakısı

37 1
23.05.2025

Osmanlı çakısı günümüzde milyar dolarlık değere ulaşan İsviçre çakısının bir jenerasyon üstü sayılır. ‘Made In Rumeli’ Osmanlı çakısı da türün ilk fonksiyonel örneklerinden.

Dünyanın en fazla mede­niyetine ev sahipliği ya­pan bölgelerinden biri olan Anadolu, kullandığımız bir­çok alet ve ekipmanın da ataları­nın yaratıldığı yer aslında. Dün­yanın en zengin mutfağı olma­sının nedenlerinden biri de işte bu zengin kültür yapısı. Geçen ay sizlere bu köşeden çatalın İs­tanbul’da başlayan yolculuğunu yazmıştık. Bugün ise biraz daha markalaşma özelinde gidelim, Osmanlı çakısından bahsedelim istedim. Çakı, günümüzde mil­yar dolarlık değere ulaşan İsviç­re çakısının bir jenerasyon üstü sayılır aslında.

İnsanoğlu bıçağın metal önce­si ve en ilkel halini milattan önce 10 binli yıllarda öncesinde ken­dini savunmak, avlanmak için kullanmış. Metalurjinin keş­fiyle keskinleşen bıçak, cebimi­ze sığacak boyuta Roma döne­minde gelmiş. Katlanır bıçakla­rın bilinen en eski örnekleri MS 1’inci yüzyıl civarındaki antik Roma'ya kadar uzanıyor. Roma­lı askerler, tüccarlar ve gezgin­ler genellikle et kesmek, yemek hazırlamak ve odun oymak gibi günlük işler için küçük katlanır bıçaklar taşıyorlardı. Bu erken katlanır bıçaklar günümüz stan­dartlarına göre ilkeldi, genellik­le oyulmuş bir sapa döndürül­müş basit bir bıçaktan oluşu­yordu ve bıçağı açık tutmak için herhangi bir kilitleme mekaniz­ması yoktu. Ancak kompakt ve taşınabilirdi, bu da onları çok amaçlı bir alete ihtiyaç duyan Roma vatandaşları için oldukça pratik hale getiriyordu.

Viking Çağı olarak bilinen, yaklaşık MS 8-11’inci yüzyıl ara­sında şekillenen katlanır bıçak, Orta Çağ boyunca çeşitli kültür­ler tarafından benimsendi. Ge­nellikle demir veya bronzdan ya­pılan bu alet, teknolojik gelişme­ler ve sanatın etkisiyle günlük insanlar için daha uygun fiyatlı ve erişilebilir ve........

© Dünya