Yapay zekâ ile iş dünyasını dönüştürüyoruz. Ama nasıl?
Türkiye’de yapay zekâ kullanan işletmelerin oranı 2024’te %4,4; bu açıkla Avrupa’da sondan ikinci sıradayız. Ekonomik güven endeksi 96,7 ile “kırılgan” eşiğin hemen altında dalgalanıyor.
OECD’nin 2024 KOBİ finansmanı raporu, bankaların teminat koşullarını sıkılaştırdığını ve yeni kredi başvurularında gerileme yaşandığını ortaya koyuyor. McKinsey’in anketine göre dünyada şirketlerin x’i en az bir iş fonksiyonunda yapay zekâyı kullanmaya başlamış. IDC ise YZ harcamalarının 2025’te 337 milyar dolara çıkabileceğini öngörüyor.
Global pazarlarda iyi bir oyuncu, iyi bir marka olmak için iş dünyamızın bu uçurumu hızla kapatması gerekiyor.
Marka tanınabilirliği: Yurtdışında adınızı bilen az; global tüketici, arama motorunda size denk gelmeden rakibe gidebilir. YZ destekli sosyal dinleme ve doğal dil işleme araçları milyonlarca iletiyi tarayarak markanızın en çok konuşulan temalarını ve duygularını çıkartabilir. Bu içgörüyle mikro-hedeflenmiş reklam metinlerini üç dilde saniyeler içinde üretebilir; pazara her gün taze ve yerel bir tonla seslenebilirsiniz.
Küresel pazara erişim engelleri: Yeni ülkeye girerken doğru fiyat, lojistik ya da ortak bulmak karmaşık bir bilmeceye dönebilir. Tedarik zinciri optimizasyon algoritmaları gümrük verilerini ve döviz kurlarını anlık izleyerek en avantajlı rota-fiyat eşleşmesini simüle edebilir. B2B eşleştirme motorları da güvenilir distribütörleri listeler; ilk toplantınızı saat farkını dikkate alarak takviminize otomatik ekleyebilir.
Kalite ve standart uyumsuzluğu: ISO, CE veya FDA belgeleri, pazara giriş süresini uzatabilir. Uyumluluk odaklı YZ platformları ilgili mevzuat dokümanlarını tarayarak üretim reçetenizi satır satır denetleyebilir; riskli maddeleri kırmızıyla işaretleyebilir ve revizyon önerisi sunabilir.
Farklı kültürlere hitap: Aynı kampanya metni Almanya’da soğuk, Brezilya’da fazla resmi algılanabilir.........
© Dünya
