İş hayatında geleneksel ve yeni arasında köprü kurmak
İlerlemenin sürekli olduğu ve beklentilerin gün geçtikçe şekil değiştirdiği günümüzde, geleneksel ve yeni nesil istihdam sektörlerinin kesiştiği nokta, farklılıkların ve değişimin kabulü ile başlıyor.
İyi bilinen geleneksel sektörler ile yeni ve hızla gelişen iş kolları arasında zamanla oluşan farklılığın, derin bir uçurum yaratmaya başladığını düşünüyorum. Bu uçurum, dinamiklerin karışık etkileşimiyle, farklı geçmişlerden gelen profesyonelleri ayırmakla kalmıyor, aynı zamanda yeni neslin güç etkileşimini de her geçen gün arttırdığına inanıyorum. Peki, aynı çalışma hayatında birlikte çalışacak bu profesyonelleri nasıl ele almak gerekiyor? Gelin, beraber elimizde var olanları itici güç olarak nasıl ortaya çıkaralım ve uyumlu bir birlikteliğe giden potansiyel yolları nasıl keşfedeceğimize bir bakalım.
Tarihe bakıldığında geleneksel sektörlerin, köklü uygulamaların ve tek bir alanla sınırlı deneyimin ustalık becerisi olarak değerlendirildiğini görüyoruz. Buna karşın, yeni ve modern sektörler disiplinler arası düşünmeyi ve aktarılabilir becerileri önemsiyor. Deloitte tarafından yapılan bir araştırma, üst düzey yöneticilerin yüzde 92'sinin farklı düşünmeyi ve kapsayıcılığı teşvik etmenin kurumlarının inovasyonunu olumlu yönde etkilediğine inandığını ortaya koymuş. Bu temel felsefi ayrışmanın, zorluklar ve fırsatların yan yana geldiği bir gerilim yaratmakla birlikte yaratıcılığı da tetiklediğini........
© Dünya
visit website