Resesyon endişelerinden Trump endişelerine
Piyasalar Donald Trump’ın yeniden göreve başlamasını endişeyle beklerken, ABD’nin istihdam verisi bu havayı iyice gergin hale getirdi. Bundan sadece 3 ay önce ABD işsizlik oranının kontrolden çıkma ihtimalinin görülmesi nedeniyle, iş gücünde kırılma riskinden endişe ediliyordu. İşsizlik oranı yüzde 4 seviyesinin üzerine çıkarak dikkatleri üzerine çekmişti.
O günlerde enflasyonun sorunsuz diyebileceğimiz bir şekilde aşağı yönlü seyretmesi, enflasyonla mücadelede başarı sağlandığı ve belli bir eşiğin aşıldığı hissi vermişti. İstihdamın daha kritik hale gelmesiyle FED, daha çok istihdama dair endişelerle faiz indirim sürecini başlattı. Üstelik ilk adımı piyasa beklentisinin üzerinde bir kesinti ile yaptı. 50 baz puanlık faiz indirim kararı, enflasyonun yolunda gitmesine ve istihdamdaki risklere karşı önlem alma motivasyonuna bağlandı. Hatta o sıralarda resesyon riski de speküle ediliyor ve taraftar buluyordu.
Faiz oranlarının yüksek oluşu, kredi temini ve kredi ödemelerinde sorun sinyalleri üretiyordu. Jumbo indirim kararı ile FED hem olası istihdam-resesyon riskinin önüne geçmiş hem de piyasayı destekleyecek güvercin karara imza atmıştı.
Eylül sonrasında ekonominin dinamiği değişimini sürdürdü. Enflasyon, Ekim ayında düşüşe ara verdi ve Kasım verisi de benzer bir tablo ortaya koydu. TÜFE’de çekirdek manşetten daha dirençli iken, TÜFE’nin üzerinde olan ÜFE, TÜFE’den iyice ayrışmaya başladı. Enflasyondaki düşüş trendi aksaklık göstermeye, bunu sürdürmeye ve hatta enflasyon oranları yükseliş kaydetmeye başladı.
Paralelinde ise istihdam, fırtına ve grevler nedeniyle Ekim ayında anlamlı veri üretmedi ama sonrasında güç kazanmaya devam etti. İşsizlik oranında ise korkulan olmadı ve yüzde 4 seviyesinden de çok........
© Dünya
visit website