Ne İmralı ne de Anıtkabir!
Geçen hafta yazdığım yazıda Kürt Kemalistlerden bahsederek, Kürtlerin DEM çizgisi üzerinden Kemalizm’e esir edilmek istendiğini anlatmaya çalışmıştım.
Her zaman ki gibi yine DEM kendine yakışanı yaparak beni yanıltmadı. Yasin Börü ve arkadaşlarının katledilmesine, Kürtlerin yaşadığı şehirlerin talan edilmesine, 6-8 Ekim olaylarında yüzlerce Kürdün katledilmesine kapı aralayan Demirtaş bir kez daha Hazrol vaziyetinde ‘Emret Komutanım’ diye gür sesle Kemalizm’e tekmil verdi.
Tutuklu olduğu yerden yaşanan süreç ile ilgili fikirlerini yazan Demirtaş, yazısında Türk-Kürt kardeşliğine dair kimi olumlu şeyler yazsa da bu kardeşliğin ortak paydasına Kemalizm’in sembolü olan Anıtkabir’i yerleştirerek ideolojik Kemalizm’in tebliğcisi gibi davranıyor.
Şöyle yazmış malum kesimin çok değer verdiği adam; bir otobüs dolusu genç Edirne’den, bir otobüs dolusu genç de Hakkari’den yola çıksaydı, Anıtkabir’de buluşup Türkçe ve Kürtçe kardeşlik bildirisi okusalar, bildiriyi Anıtkabir defterine de yazsalardı…
Neden Anıtkabir ya da Anıtkabir ne........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Mark Travers Ph.d
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon