EBU MAZEN’DEN ABBAS’A
18 aydır soykırımcı teröristler ve destekçileri, Gazze’ye yönelik insan aklına gelebilecek her türlü melaneti işliyor, vahşi katliamlara imza atıyorlar.
Yaşananların 80 yıllık işgal sürecindeki aşamalardan biri olduğunu söyleyebiliriz.
Soykırımcı Siyonist çeteler, Batı’nın desteğini arkalarına alarak adım adım işgali normalleştirdi, sürgün ve tehcirlerin yavaş yavaş gündemden çıkmasını sağladı. Filistinlilerin yaşadığı topraklar ilhaklarla gittikçe küçülürken, “yerleşim” adı altında Yahudi yaşam alanları gittikçe genişledi.
Dünya ise bu arada “soykırım yaşamış Yahudi” zokasını yutmaya çalışmakla meşguldü. Öte yandan “iki devletli çözüm” gibi masallar işgale karşı çıkanlar için bile “tek çıkar yol” gibi gösterildi.
Her şey yavaş yavaş, alıştıra alıştıra devam ediyordu.
Lübnan’a yerleşen ve kısmen “doğu bloku” tarafından desteklenen “Ulusalcı sosyalist” Filistin direnişi, Beyrut’ta kuşatmaya direnmiş; ama düşman tazyiki ve “dost iknası” sonucunda bölgeden ayrılmak zorunda kalmış, Sovyetler Birliğinin çöküşü sonrasında ise siyonizmin en büyük destekçisi Amerika’nın himayesinde “Siyonistlerle uzlaşı” görüşmelerine başlamıştı.
Neticede Ramallah’ta uyduruk bir “Filistin hükümeti” tesis edilmiş Körfezden beslenen bazı “eski gerilla” komutanlarının kravat takıp........
© Doğruhaber
