Neden yokluk değil varlık var?
Ağaçtan inip iki ayak üstünde yürü-meye başladığından bu yana insanın sorduğu en ilginç soruyu Alman feyle-sof ve matematikçi Gottfried Wilhelm Leibniz, (1646-1716) sordu: Neden “yok” olabilecekken “var” var?
Öğrenmek istediği şu idi: Hiçbir şey olabilecekken bir kâinat olmasının se-bebi ne olabilirdi. Kâinat neden vardı?
Ondan üç yüz yıl sonra Stephen Hawking (1942-2018) aynı soruyu şu şekilde sordu: Kâinat var olma zahme-tine neden katlandı?
Söylediğinin bütünü şudur:
“Denklemlere alev üfleyen ve tarif edebilecekleri bir kâinat yaratan ne-dir? Bilimin olağan matematiksel mo-del kurgulama yöntemi, modelin tarif edebileceği bir kâinatın neden var ol-duğuna dair soruları cevaplayamaz. Kâinat var olma zahmetine neden kat-lanmış olabilir?”
Eğer bir kâinatın var olmasının şart olduğu kanıtlanabilse bile o kâinatın, bizim kâinatımız olması, bizim doğa kanunlarımızı, atomlarımızı, yıldızla-rımızı, gezegenlerimizi ve insanları-mızı ihtiva etmesi gerekmezdi. Zaman........
© Diyalog Gazetesi
