“AB Hristiyan kulübü değildir” diyebilir misiniz?
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın açıklamaları kimi çevrelerde şoke edici etki uyandırdı.
Herkesin bildiği ama diplomatik çevrelerde ikrar edilemeyen gerçekleri, Sayın Bakan tüm dünyanın gözünün içine baka baka telaffuz etti.
Aksi takdirde yaşananlar hiçbir şekilde açıklanamaz.
Konuyu merak edenler için hemen açıyorum.
Konuşma, basın toplantısında gerçekleşti. Hakan Fidan, misafir Rus Bakan Sergey Lavrov ile birlikte açıklamalarda bulunurken konuşmasının bir kısmında şu cümleleri kurdu: “Hemen yanı başımızda bulunan ve oldukça kurumsallaşmış olan Avrupa Birliği ile biliyorsunuz uzun yıllara dayanan bir üyelik maceramız var. Ama son yıllarda açıkça ifade edilmese de Avrupa Birliği'nin kimlik politikalarından dolayı, büyük bir Müslüman ülkeyi kendi içine alma konusunda yaşadığı rahatsızlıktan dolayı üyelik müzakereleri bir noktada donmuş durumda. Bunu kimse açıktan söylemiyor ama vaziyet bu.”
En net ifadeyle bu tespitin altına imzamı atıyorum.
Hem Türkiye’de hem de Avrupa’da bilinen bir realitenin ikrarı ve malumun ilamı nihayet ortaya kondu.
On yıllardır süren ve bitmek bilmeyen ev ödevleri, üstenci yaklaşımlar, çifte standartlar ve çok yüzlülük…
Türkiye, Avrupa Birliği’ne girmek için samimiyetle yaklaştı ve sayısız adım attı. Peki, AB ne yaptı? Türkiye’nin çok gerisinde olan Romanya gibi ülkeleri dahi bünyesine katarken Türkiye’yi reddetmedi ama her zaman sürüncemede bıraktı. Mazeret niteliğinde engeller oluşturarak hep bir mesafe ileride bekletti.
AK Parti, ilk........
© Diriliş Postası
