İLAHİ DÜZENİN SESSİZ İŞLEYİŞİ...
Bir koca çınarı gözünüzün önüne getirin. Yüzyılları devirmiş, gövdesi tarihle konuşmuş, dallarıyla nice kuşlara yuva olmuş, kökleriyle toprağa tutunmuş bir büyük ağaç. Görünüşte sarsılmaz, devrilmez, yıkılmaz bir güç sembolüdür. Onun etrafında insanlar gölgelenir, hayvanlar barınır, tabiat ona saygı duyar. Ne var ki, bu görkemli ağacın yıkılışına bazen devasa bir fırtına değil, küçücük bir kurt vesile olur. Çünkü; o küçücük kurt, çınarın yıkılması için yaratılmıştır.
Zahiren küçük, batınen büyük olan bu hakikat; hem tabiî hem de ilahî düzenin ince noktasını bize gösterir. Gücün asıl tehditkârı çoğu zaman dışarıdan değil, içerden sızar. Dışarıda yükselen rüzgârlar değil, içerde gizlenen kurtçuklar yıpratır, çürütür, yıkar. Bu, hayatın ve kainatın değişmeyen kanunudur. Her şey kendi içinden çözülmeye başlar.
Küçük gibi görünenin farkedilmeyen büyük etkisi vardır. Küçük bir kurt, büyük bir çınarı yıkar. Bu bize gösterir ki büyüklük; sadece görünüşle, hacimle, dış güçle değerlendirilmez. Nice çınarlar vardır ki içlerinde, fark edilmeyen zaaflar barındırır. Nice küçükler vardır ki hakikat yolunda büyükler kadar kader tayin eder. Hayatın terazisinde görünüş değil, işlev ve hikmet tartılır. İlahi düzen, hakikati tecelli ettirirken, bazen küçücük mahlûkları bile büyük işlerin sebebi kılar. Bu sebeple insan, ne kendini büyük görüp böbürlenmeli, ne de küçüğü hakir görüp yok saymalıdır.
İlahi nizamda hiçbir şey tesadüfî değildir.........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Ellen Ginsberg Simon
Constantin Von Hoffmeister
Mark Travers Ph.d