Kurtarıcının adı toryum (2)
Özdemir İnce: Uranyum bu kadar belalı bir madde, tehlikeli, radyasyon yayıyor. Oysa toryum da 1828’de bulunmuş, radyoaktif olduğu da 1898’den bu yana biliniyor. Tehlikesiz olduğu halde neden toryum tercih edilmemiş?
Prof. Dr. Engin Arık: Toryum nedense iyi tanınmıyordu. Cenevre’de CERN (European Center for Nuclear Research-Avrupa Parçacık Fiziği Araştırma Merkezi) laboratuvarında araştırma yapan, Nobel almış bir İtalyan fizikçi, Prof. Carlo Rubbia tarafından önerildi, 1993’te. Toryumun, uranyumun yerini alabileceği kanıtlandı. Dokuz yıl öncesine kadar toryumun bu tip bir reaktörde yakıt olarak kullanılabileceği bilinmiyordu.
- Yakıt olarak kullanmak için dünyada ne gibi çalışmalar yapılıyor?
- Ön araştırma çalışmaları bitti, projenin fizibilitesi 1998’de tamamlandı. 11 Avrupa ülkesinin bilimsel araştırma bakanları için araştırma panelleri oluşturuldu, bir de bilimadamlarının katıldığı teknik danışma grubu var. Ne yazık ki Türkiye yok buralarda. CERN laboratuvarı da 1954 yılından bu yana var. Aralarında Yunanistan’ın da bulunduğu 12 Avrupa ülkesinin kurduğu bir laboratuvar... Burada biz maalesef yokuz. Olmak için Türkiye Bilimler Akademisi’yle birlikte yoğun çaba içindeyiz.
- Sadece Bilimler Akademisi mi? Devletin, hükümetin bu işe el koyması gerekmiyor mu?
- Hepsi bir arada olmalı. CERN’e ve öteki çalışmalara katılan devletler kendi güçleri nispetinde bütçelere katkıda bulunuyorlar.........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Mark Travers Ph.d
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon