menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Tarımda daha zor dönemlere hazır olmalıyız

25 1
yesterday

Uzun bir süredir, ülkemizin tarımsal kesiminde ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Yaşanan bu sıkıntılardan yalnızca üreticiler etkilenmiyor; aynı zamanda, belki daha büyük ölçekte tüketiciler de etkileniyor. Ülkemiz bazı tarımsal ürünlerdeki geleneksel üstünlüğünü yitirdiği gibi, giderek tarımda da geriliyor ve önemli ölçüde irtifa kaybediyor.

Bir zamanlar gıda alanında kendi kendine yetebilen ülkeler arasında yer alan ve bununla övünç duyduğumuz ülkemiz, genel olarak gıda alanında ve birçok tarımsal üründe dışa bağımlı hale geliyor. Daha geçtiğimiz günlerde, gıda ithalatının yüzde 24.1 oranında arttığı basına yansıdı. İthal edilen ürünlerin sayısı, çeşidi ve miktarı artıyor. Buna koşut olarak, ithalatın döviz bazında ekonomiye maliyeti de tırmanıyor.


İçinde bulunduğumuz ürün yılının ilkbahar aylarında, ülkemizin birçok üretim yöresinde ciddi bir don olayı yaşandı. Dondan Ege ve Akdeniz bölgeleri de olumsuz etkilendi. Birçok ürün daha doğarken ve çiçek açarken dalında kurudu. Üretici ağır biçimde zarar gördü. Yine son olarak bazı üretim yörelerinde dolu afeti yaşandı.

Ülkemizde küçük ölçekli tarım işletmelerinde tarımsal sigorta (TARSİM) yaygın bir uygulama değil. Dolayısıyla küçük üretici don zararını büyük ölçüde sineye çekmek zorunda kaldı. TARSİM kendine bağlı çiftçilerin zararının 21 milyar lira olduğunu; bu zararın da 1,11 milyarlık bölümünün karşılandığını açıkladı. Peki ya TARSİM dışında kalanların zararı. Onların durumu ne olacak?

Üretimde yaşanan sıkıntılar ve zararlar, yalnızca meydana gelen donla sınırlı değil. Bir de kuraklık ve su problemi var. Ege ve Akdeniz gibi görece sıcak ve yağışsız iklim koşullarının yaşandığı bölgelerde, durum daha da vahim. Üretim yapmak, giderek daha zorlu ve sıkıntılı hale geliyor.

Don ve kuraklık gibi olaylar, yalnızca üretimi zorlaştırmıyor. Aynı zamanda verimi de olumsuz etkiliyor. Buna koşut olarak çiftçinin maliyetleri artıyor ve kazancı azalıyor. Hatta birçok üründe çiftçi maliyetini kurtarmakta bile zorlanıyor, zarar ediyor. Sonuçta bütün bu olumsuzluklar, çiftçiyi üretimden uzaklaştırıyor. Çiftçilik cazip bir uğraş olmaktan çıkıyor. Özellikle gençler tarımdan ve kırsaldan kaçıyorlar. Tarımsal üretimle uğraşanların yaş düzeyi yükseliyor.

Tarımda, tarlada, bağda bahçede yaşanan sorunlar, yalnızca üretim konularıyla sınırlı değil. Belki ondan daha önemlisi, işin ekonomik, sosyal ve........

© Cumhuriyet