Tarihin Derinliklerinde Anatomi: M.Ö. 5. Yüzyılda Türk Halısı Pazırık
Yurtiçi ve yurtdışı seyahatlerimde birçok müze gezme fırsatım oldu. Lahey’deki Mauritshuis Müzesi’nde sergilenen İnci Küpeli Kız tablosu ve Paris’teki Louvre Müzesi’nde Mona Lisa’nın karşısında durmak, sanatın büyüsünü hissettiğim anlardan sadece birkaçıydı. Ancak hâlâ gitmeyi çok istediğim bir yer var: Rusya’nın St. Petersburg şehrinde bulunan Hermitage (Ermitaj) Müzesi.

Fiziksel olarak Hermitage’a gidememiş olsam da, içimde büyüyen merak her geçen gün daha da derinleşiyor. Müzenin envanterine 1687-93 numarayla kayıtlı olan, dünyanın bilinen en eski halısı Pazırık Halısı’nın tarihi dokusunu ve Altay bozkırlarının ruhunu taşıyan desenlerini yakından görebilmeyi çok isterdim.

Bu müzede sergilenen eserler yalnızca sanat değil; aynı zamanda binlerce yıllık bir kültürün sessiz tanıkları. Her galeri, geçmişin izlerini bugüne taşıyan bir zaman kapsülü gibi. Sanal turlar ve görseller aracılığıyla bu büyülü atmosferi hayal etmeye çalışıyorum; ama o taş duvarların arasında yürümek, eserlerin karşısında durup sessizce düşünmek bambaşka olurdu.

Hermitage Müzesi
1764 yılında Çariçe II. Katerina tarafından kurulan ve 1852 yılında halka açılan Hermitage Müzesi, bugün yaklaşık 3 milyon sanat eserine ev sahipliği yapıyor. Kışlık Saray başta olmak üzere altı tarihi binadan oluşan bu devasa kompleks, antik dönem eserlerinden Rönesans tablolarına, mücevherlerden dekoratif sanatlara kadar uzanan zengin bir koleksiyona sahip.

Müzenin en dikkat çekici bölümlerinden biri ise Pazırık Halısı ve kurganlardan çıkarılan parçaların sergilendiği salonlar. Sanal olarak gezilebilen bu alanlar, tarih meraklıları........

© Bodrum Gündem