Toplumsal Hastalığımız !
Ne garip bir ülkeyiz !
Bin yıldır dövüle dövüle “itaat” etmeyi öğrenmiş, sonra da buna “kader” adını verip içimizi rahatlatmışız.
Eli sopalı yönetim anlayışıyla başlayan tarihimiz, bugün hâlâ aynı elin gölgesinde titriyor.
Sadece sopa değişti; bazen üniforma giydi, bazen kravat taktı, bazen de “milli irade” diye kürsüden bağırdı.
Ama sopanın ruhu hep aynı kaldı.
Bizim toplum, “Can Allah’ın, mal devletin” diyen eski bir duanın peşinden yürüyor hâlâ.
Sanki devlet, kutsal bir baba; halk ise haşarı bir çocuk.
Devlet bağırıyor, halk susuyor.
Devlet alıyor, halk şükrediyor.
Ve o meşhur cümle dudaklardan düşmüyor: “Yarın Allah kerimdir.”
Bugünün siyaseti de farklı değil.
Yarınları tasarlamak gibi bir derdi yok; gündelik yangınları söndürmekle meşgul.
Bir gün........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Gideon Levy
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein