Bozkürtler/Ankara’nın göbeğindeki CIA okulu: “Trojans”
Bozkürtler tanımı Devlet Bahçeli’nin Abdullah Öcalan’a silah bırakma çağrısı yapmasından sonra bozkurtlar ve Kürtler arasında esmeye başlayan dostluk rüzgarlarına ne kadar uygun. Yaşadığımız süreci bu denli iyi sembolize eden bir tanımlama daha duymadım. Tanımlama, gazeteci-yazar Ahmet Dinç’e ait. Daha doğrusu bugünlerde yeni baskısını yapan kitabının ismi.
Aslında bugün yazma niyetinde değildim ancak gündemi bu kadar güzel yakalayınca “Bozkürt” adlı kitabı sizlerle de paylaşmak istedim. Editörlüğünü gazeteci arkadaşım Kamuran Akkuş yaptığı kitap, Hayat yayınlarından yeni çıktı.
Sizi kendi görüşlerimle oyalamadan kitabın yazarıyla baş başa bırakayım. Malatya Hekimhan doğumlu Ahmet Dinç, PKK’yı destekleyen ve besleyen güçlerin amansız ablukasına karşın Türkler ve Kürtlerin inadına tarihsel birlikteliklerini taçlandırmayı ve kardeşliklerini sürdürdüklerini vurguluyor. Kitabın önsöz yazımının, içinde çok sayıda Bozkürt barındıran MHP’nin Lideri Devlet Bahçeli’nin silah bırakma çağrısına denk geldiğini anlatan yazar şunları söylüyor:
“Geçen zaman gösterdi ki her türlü iletişim aracının ve manipülasyon vasıtasının gücünü kullanarak iki halkı bölmeye ve farklı yönlere baktırmaya uğraşan küresel ağabalarının da terör örgütünün de gücü, iki halkı birbirinden ayırmaya yetmemektedir. Tam tersine Türkler ve Kürtler/Zazalar, bir 14 yıl öncesinden daha fazla oranda kaynaşmıştır.
Aradan geçen sürede terör örgütü, Türkiye topraklarından tamamen silindi. 21. yüzyılın ilk çeyreğinin son yılını yaşadığımız şu dönemde, ipini elinde tutan ülkeler PKK’ya Suriye ve Irak’ta alan açmaya çalışıyorlar ancak örgütün içindeki ve bağdaşık yapılarındaki sağduyulu kimseler bunun da sonunun hüsran olacağının farkında. Türk güvenlik ve istihbarat birimleri her gün onlarca teröristi etkisiz hâle getiriyor. Örgüt mensupları, bir gün, hatta kısa süre sonra sıranın kendilerine de geleceğinin farkında.”
Bozkürtler’in PKK sonrası dönemde iki halkı da çok iyi tanıyan uzmanlar olarak sahaya inmesi gerektiğini söyleyen Dinç, “Gelişen olaylar gösteriyor ki onlara düşen daha çok görevler bulunmaktadır. Yeni dönemde Bozkürtler gerçek birer tutkal olmalıdır” diyor.
“Biji Türkiye” alt başlığı ile ülkücü Kürtlerin saklı kalmış hikayesini anlatan kitap, Kürtlerin ülkücü olmasında İslam etkisini, Kürtler aslında Türktür tezlerini, Türkçülük akımının mimarlarından Ziya Gökalp’in Kürt kökenini, Kürtleşen Türkleri, Kürtlerin Turani bir halk olduğu gibi iddiaları irdeliyor. Ülkücülerin idolü kurt ile Kürt kelimesinin ilişkisine de değinen yazarda ülkücü kimliğin etkilerinin ağır bastığını söylemeden geçmeyelim.
Kısa portrelere yer veren kitapta, ünlü Bozkürtlerden birinin de BBP’den ayrılarak Milli Yol Partisi’ni kuran Remzi Çayır olduğu anlatılıyor. Akrabaları dağa çıkan ülkücüler ile ilgili bilgilere yer veriliyor.
Önümüzdeki dönemde birlikte epey teşrik-i mesaisi olacak ülkücüler ile Apocuların ilgiyle okuyacakları bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Düne dair not
Dün yayınlanan “DEM, gemisini kurtaran kaptan misali” başlıklı yazıma dostlarımdan farklı tepkiler aldım. Sözü çok uzatmadan bazı noktalara açıklık getireyim. Barış karşıtı değilim. Sabotaj dili kullanmamak için özen gösteriyor, bir yazdığımı birkaç kez okuyorum. Yazdıklarımı “dost acı söyler” çerçevesinde değerlendirmenizi dilerim.
Ankara’nın göbeğinde CIA okulu
Madem konumuz kitap, kısaca çok değerli........
© Bizim TV
