“Aptal olma”dan “zeki biri”ne nasıl gelindi?
Trump ile Erdoğan arasındaki ilişkiler söz konusu olduğunda ilk akla gelen, hakaretlerle dolu mektuptur:
"Eğer bu işi doğru ve insani bir şekilde yaparsanız tarih de sizi iyi yazar. Eğer iyi şeyler olmazsa, sizi sonsuza dek hep bir şeytan olarak görürler. Sert adamı oynama. Aptallık etme! Seni sonra arayacağım"
Mektup Suriye ile ilgiliydi. Erdoğan ile Trump arasında Rahip Brunson olayından sonra yaşanan derin krizlerden biriydi. Erdoğan onlarca kez rahibin ABD’ye verilmeyeceğini kesin bir dille açıklamasına rağmen sonunda Trump’ın “bir twit ile ekonominizi çökertirim” sözleri karşısında kararından dönmüştü.
Trump mektubunda Suriye konusunda iyi bir anlaşma önererek, Rahip Brunson olayında yaşananları yeniden hatırlatıyordu. Brunson olayını da kısaca hatırlayalım. FETÖ ile ilişkili olduğu gerekçesiyle ABD’li rahip tutuklanmıştı. ABD bu olay karşısında Türkiye’ye büyük bir baskı uyguladı. Dönemin İçişleri ve Adalet bakanlarını kara listeye aldı. Ambargo gündeme geldi. Sonunda Erdoğan’ın bütün söylemine rağmen Türkiye Brunson’u ülkesine iade etti. Trump mektubunda bu olayı da hatırlatıyordu:
“Binlerce kişinin öldürülmesinden sorumlu tutulmak istemezsiniz ve biz de Türk ekonomisini mahvetmekten sorumlu olmak istemeyiz ve bunu yaparız. Size bunun bir örneğini Pastör Brunson olayında yaşatmıştım.”
Peşinden de Mazlum Kobani’nin görüşmeye hazır olduğunu belirterek onun mektubunu ek olarak gönderiyordu.
Herkes Erdoğan’ın bütün bu hakaretler ve tehditler karşısında misliyle yanıt vermesini bekledi. Ancak ne Erdoğan’dan ne AKP cenahından tık çıkmadı. Verilen bütün tepki, mektubunun postaya verilerek Trump’a geri gönderilmesi oldu.
AKP ve Erdoğan açısından Biden’in başkanlık dönemi ise tam bir düş kırıklığı oldu.........
© Bizim TV
