Beşiktaş’ın ‘çalınan’ son 25 yıl
Beşiktaş’ın kültürel değerlerinin yarattığı kurumsal hafızası üretim mekanizması üzerine kurguya sahipti. Dünyadaki gelişmelere ve ülkenin bu politikalar çerçevesinde aldığı pozisyona göre şekillenen tavırlar maalesef sporu-futbolu bir kısır döngü içine sokarak ‘mutlu azınlık’ sendromu yaratıp, kulübün varlıklarını servet transferi olarak dışarıya aktarılmasına sağladı. Beşiktaş’ın Süleyman Seba sonrası-sözde değişime ayak uydurma kurgusunun yarattığı yönetim zafiyetleri 16,5 milyar TL borca neden oldu.
Kendi kendini yiyip bitiren kulüp-çare olarak mal varlıklarına saldırarak çözüm üreteceğini zannetmeleri duruma gelmesi kulübü daha da kötüye götürdü.
Haliyle, bu tutum kurumsal hafızanın kaybolmasına ve bunu bir avantaj olarak gören son 25 yıldaki başkanların gayrimenkul projelerini öncelikli bir yaklaşım görüp, üretim mekanizması üzerinden sportif performans koymayı reddederek kulübü yönetmeye çalıştılar. Ne yazık ki tüm bu çabalar kulübe bir rahatlama getireceğine, aksine zararları katlanarak büyüttü. İşin kötüsü bu projelerden Beşiktaş'a bir hayır da gelmedi. Kulüp finansal açıdan, sportif açıdan bir gelişim gösteremediği gibi, her geçen yıl, bir önceki yılı aratarak-kulüpteki zararlar katlanarak bugünkü seviyeye kadar geldi.
Geçen hafta yazmıştım bu haftada da yazmak zorundayım… Son 25 yıl içinde 307 transfer yapılmış, bonservis maaş tutarı olmak üzere 871 milyon 405 Bin Euro harcanmış ve buna karşın, 154 Milyon 860 Bin Euro transfer geliri elde edilmiş. Sonuç olarak, bunun bilançoya yansıması ise 716 milyon 545 Bin euro transfer zararı olmuş.
Yani, 2000-25 arası dönemde yıllık ortalama 28 milyon 661 Bin euro Beşiktaş transfer........
© Birgün
