Konuşan yargı, damgalayan medya
İktidar kalemşorlarına göre, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptali ve tutuklanması operasyonları siyasi değil, kriminal.
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, “Yargı anlatmaz. Yargı konuşmaz. Yargı kendini savunmaz” kalıbını kullandı. Yargının sessiz kalmasının “siyasi operasyon algısına yol açtığını” savundu.
Halbuki o eskidendi, yargı konuşmazdı. Artık yargı konuşuyor, suçluyor, hatta polemiğe bile giriyor bazen. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın İmamoğlu operasyonları hakkındaki açıklamaları “Konuşan yargı”nın kanıtı. Açıklamalarda İmamoğlu ve gözaltına alınan öbür isimler, yolsuzluklardan ve terör örgütüne yardımcı olma suçlarından hüküm giymiş gibi gösterildi, masumiyet ilkesi ihlal edildi. Daha sorgusu bile başlamadan İmamoğlu’nun şirketine, Murat Ongun’un malvarlığına el konulması hükmün baştan ilan edilmesinin sonucuydu.
“Konuşan yargı”nın bir işareti de Sabah yazarı Okan Müderrisoğlu’nun yazısında yer alıyordu. İmamoğlu, 13 Ocak’ta, Başsavcı Akın Gürlek’e mesaj atıp randevu istemiş ama Gürlek ona yanıt bile vermemiş. Herhalde mesaj attığını, İmamoğlu’ndan öğrenmemiştir.
İmamoğlu operasyonlarının “siyasi değil kriminal” olduğunu savunanlardan biri de Yeni Şafak yazarı Ali Saydam’dı. Ona göre de muhatapları yeterince konuşmadığı için olay siyasi boyuta indirgenmiş. “İşin kriminal boyutunun, hatta kriz başlamadan önce, anlatılmaya başlanması gerekirdi” uyarısında bulunuyor iktidara.
İktidar yanlısı birçok gazetecinin savunduğu bu tez gerçeği yansıtmıyor. Her şeyden önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, iftar konuşmaları operasyonun siyasi olduğunun kanıtı. “Kriminal boyutu”nu anlatmaya da iktidar medyası aylar öncesinden başlamış, İmamoğlu ve ekibini suçlu olarak damgalama kampanyası yürütüyordu. “Vurgunun adresi İBB iştirakleri” “Senden olsa olsa çetebaşı olur”, “Balya balya rant ağı deşifre”, “İmamoğlu-DEM-Kandil anlaşmasının detayları çıktı: 100 milyon dolar” gibi haberlerin yayımlanmadığı gün geçmiyordu neredeyse.
Üniversite diploması da kampanyanın parçasıydı. Hürriyet yazarı Nedim Şener başta olmak üzere, iktidar medyası neredeyse tüm mecralardan İmamoğlu’nun diplomasının usulsüz olduğu hükmünü ilan ediyordu. Nitekim diploma iptalini de siyasi karar olarak göstermekten kaçındılar. Çoğu haberde iptalin, İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığını engellediği bilgisi........
© Birgün
