"Bu ülkenin geleceği Bana Bağlıysa, Ben yokum"
4B kavramı dört farklı “B” harfiyle başlayan Korece kelimeden geliyor ve bu kelimeler kadınların patriyarkal sisteme karşı reddettikleri dört kadınlık rolünü temsil ediyor.
Güney Kore’de 2018 yılında radikal feminist grup Womad’ın ilk kez Twitter (X) platformunda başlattığı hareketin açılımı şu şekilde;
Bi-hon=erkeklerle evlenmek yok
Bi-yeon-ae= erkeklerle romantik ilişki yok
Bi-sek-seu= erkeklerle cinsel ilişki yok
Bi-chul-san=erkeklerden çocuk yapmak yok
4B Hareketi’nin ilkeleri, patriyarkal ilişkilere, heteroseksüel evlilik, doğum, romantizm ve cinsel eylemde bulunmayı reddetme ilkelerini benimsiyor. Bu hareket, genellikle genç ve interneti aktif kullanan feministler arasında yaygın bir şekilde benimseniyor.
Hareketin aktif 4 bin üyesi var fakat Güney Koreli feministler 175 bin kadının 4B’yi pratik ettiğini ve bu durumun Güney Kore’nin nüfus artış hızını doğrudan etkilediğini söylüyor.
Güney Koreli kadınların 4B gibi erkeklerle sosyal ilişkilerini kesin biçimde reddeden radikal hareketi yaratmasındaki arka plan şu şekilde;
Güney Kore hükümeti 2016’da 3. Yaşlanan Toplum ve Nüfus Planı’nı açıkladı. Bu planda, geç yaşta evlenmenin kadın doğurganlığına olumsuz etkileri olduğunu belirtiliyor, erken yaşta evliliği teşvik etmek amacıyla yeni evlenen çiftlere özel konut destek programları politikaları hayata geçirilmesi önerilerini kapsıyor.
Hükümet Aralık 2016 “Uluslararası Doğum Haritası” yayınladı. Bu harita her şehirden ikamet eden “üreme çağındaki kadınlar” pembe noktalarla gösteren bir dağılım haritasından oluşuyordu. Bunun üzerine bir dijital feminist grup olan Bwave, kürtajın yasallaştırılmasını savunarak “üreme reddi (gaim geobu)” sloganı altında bir protesto gösterisi düzenlendi.
2017’de Kore Sağlık Ve Sosyal İşler Enstitüsü (KIHASA) araştırmacısı Won Jong-Wook tarafından yayınlanan bir bildiride düşük doğum oranlarını kadınların Hipergamiye (sosyal statüsü yüksek kişililerle evlenme) eğilimli olmasına bağladı. Kadınları Hipogamiye (sosyal statüsü düşük kişilerle evlenme)yönlendirmek için sosyal medyada teşvik edici yayınlar yapmayı önerdi.
Resmi devlet kurumlarının kadınlara yaklaşımı dijital feministler arasında gebelik ve evliliğin, patriyarkayı bir politik strateji olarak reddedilmesi gerektiğini duyurdu.
Heteroseksüel cinsel ilişki ve romantizm, kadınların hayatlarını erkekler ve patriyarkal kurumlara bağladığı için reddedilmeye başlandı. 4B hareketi patriyarkal devlete ve onun dayattığı üreme anlayışına doğrudan bir meydan okuma olarak ortaya çıkıyor.
4B, feministleri hayattan ve gelecekten vazgeçmiyor, onun yerine cinsiyetçiliği sürekli olarak yeniden üreten ve teşvik eden ülkelerinin geleceğinin bir parçası olmak reddediyorlar.
Donald Trump’ın 2024 ABD başkanlık seçimini tekrar kazanmasının ardından Amerikalı genç kadınlar arasında 4B hareketi büyük bir ivme kazandı. ABD’de genç kadınların kişisel ve politik tepkilerini ifade ettikleri bir sembole dönüşüyor.
Trump’ın seçim sürecinde kürtaj karşıtı söylemlerini sıkça vurgulaması, kadınların doğurganlık haklarını tehdit eden politikaları desteklemesi ve yargının giderek muhafazakarlaşması, özellikle genç kadınlar arasında geleceğe dair kaygıları arttırdı. Sosyal medya platformlarında bu kaygılarılar, kolektif bir tepkiye dönüştü.
TikTok ve Reddit üzerinden “#4BUSA” ve “#NoMoreDating” etiketleri trend oldu ve pek çok kadın Güney Koreli feministlerin manifestolarını paylaşarak evlilik, flört ve annelik beklentilerini reddettiklerini açıkça belirtti.
Trump’ın zaferinin ardından doğan bu yeni dalga, sadece bir sosyal medya trendi değil, aynı zamanda genç kadınların mevcut sisteme yönelttiği sessiz ama son derece güçlü bir itiraz.
(HA)
Olay 10 Haziran 2025 salı günü akşam saatlerinde İstanbul Sabiha Gökçen-Diyarbakır Pegasus uçuşunun hemen öncesi Pegasus standında uçağa otobüsle taşınma anında yaşanıyor.
Hacdan gelip, transferle memleketlerine dönme yolunda olan kadınlı erkekli (sayıları 6-7 kişi) bir grup hacının karşılaştığı durum. Şimdi alenen yaşanan durumu olay anında iki çocuğu ile birlikte aynı uçuş öncesi otobüste olan yolcu Duygu Berekatoğlu’nun X (eski Twitter) hesabından alıntılayarak birebir paylaşayım:
“Bugün (dün) 10 Haziran Pegasus İstanbul/Diyarbakır uçuşunda otobüsle uçağa alınırken Türkçe bilmeyen yaşlı bir grup vardı. Ellerinde kabin valizleri haricinde birkaç poşet bulunuyordu, kişi sayısına bölünce aslında fazlalık yoktu.
Yer hostesleri yaşlıları azarlayarak, otobüsten indirip ‘Tek tek valizleri alın fazla kalırsa hareket ettirmeyeceğiz’ diye tehdit ederken, yaşlı teyzeler ve amcalar o eşyalarla 3 defa inip bindiler. En son yerde beklettirildiler.
Bir genç otobüsten inerek, ‘Benim eşyam yok, ben alayım’ dedi. Yer hostesi ona ‘Sen bu ekipten değilsin bin otobüse’ diye bağırdı.
Ben de dayanamayıp indim. Bu insanlar Türkçe bilmiyor, yaşlılara bağırmadan durumu izah etmek lazım dedim. Hostes bana dönüp ‘Burası Türkiye, Türkçe ortak dil, bilmek zorundalar’ diye çıkıştı.
Ben de ona ‘İngiliz olsak ortak dil dayatman olmaz ama değil mi’? Bu kadar Kürt yolcu taşıyorsan insanlar seni anlamıyorsa sen bilmek zorunda değilsin ama Kürtçe tercüman bulundurmak zorundasın.
O da, ‘Öyle bir zorunluluğumuz yok, Türkçe öğrensinler’ dedi. Sonrasında gerginliği gören yetkili geldi. ‘Fazla valiz’ sorun olmaktan çıktı. Yani çözülmeyecek bir problem değildi.
Şimdi burada uçuş kuralları gereği bagaj sınırlamasını anlarım, başkasına ait bagajın taşınmayacağını anlarım ama hava limanı çalışanlarının, havayolu şirketi çalışanlarının ırkçılığını, dil dayatması ve nezaketsizliğini........© Bianet
