Suriyeli sığınmacı Ahmad Aabo geçici kimlik belgesi aldı
Yaklaşık 13 yıldır Türkiye’de yaşayan, 29 yaşındaki Suriyeli sığınmacı Ahmad Aabo, bugün kimlik yerine geçen geçici evrakını aldı. Böylece kimliği yeniden aktif hale getirilerek devlet hastanelerinde sağlık hizmetlerinden yararlanmasının önü açıldı. Aabo’nun basılı kimlik kartını 30 Eylül’de teslim alması bekleniyor.
bianet’in haberleştirdiği ve Uluslararası Af Örgütü ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın (TİHV) destek verdiği Aabo’nun geçici koruma statüsü, kendisine HIV teşhisi konulması ve “bulaşıcı hastalık taşıdığı” gerekçesiyle kaldırılmıştı. Bu nedenle hayati öneme sahip retroviral ilaçlar ve ücretsiz sağlık hizmetlerine erişimi kesilmişti.
Aabo, 2024 yılında İstanbul ve Adana’daki iki geri gönderme merkezinde yaklaşık altı ay boyunca idari gözetim altında tutulduğunu, bu süre içinde tecrit edildiğini, cinsel yönelimi ve HIV statüsü nedeniyle sözlü tacize uğradığını ve uzun süre ilaçlarına erişemediğini açıklamıştı. Ekim 2024’te serbest bırakıldı ancak geçici koruma statüsü iade edilmediği için tedavisini sürdüremedi.
Uluslararası Af Örgütü, Türkiye yetkililerine çağrıda bulunarak Aabo’nun geçici koruma statüsünün iade edilmesini talep eden bir acil eylem kampanyası başlatmıştı. Göç İdaresi Başkanlığı’na iletilmek üzere imzaya açılan dilekçede şu ifadeler yer almıştı:
“Tahdit kodunun ve buna bağlı sınır dışı kararının kaldırılmasına rağmen geçici koruma statüsü iade edilmedi. Bu nedenle Aabo, sağlığı için hayati önem taşıyan tedavilere erişememektedir. Aabo’nun geçici koruma statüsünün iade edilmesi ve gerekli ücretsiz tıbbi tedaviye erişiminin sağlanması için acilen harekete geçilmelidir.”
Aabo’nun geçici koruma statüsünün iade edilmemesi kararına karşı açılan davanın İstanbul 1. İdare Mahkemesi’nde devam ettiği öğrenildi.
Kamu sağlığını ve güvenliğini tehdit edecek şekilde bulaşıcı hastalık taşıyan yabancılar hakkında G-78 tahdit kodu konularak Türkiye'ye girişleri süresiz olarak yasaklanır.
HIV (İnsan Bağışıklık Yetmezlik Virüsü) pozitif bir kişinin hastanede ameliyat sırasında virüsü bulaştırma riski oldukça düşüktür ve bu durum sıkı tıbbi protokollerle önlenir. *Hastanelerde ameliyatlar sırasında kullanılan tüm aletler, ekipmanlar ve yüzeyler titizlikle sterilize edilir. Bu, HIV dahil olmak üzere herhangi bir enfeksiyonun yayılmasını önlemek için standart bir uygulamadır.
*Ameliyat ekibi, eldiven, maske, gözlük ve koruyucu giysi gibi kişisel koruyucu ekipmanlar kullanarak hastayla temas eder. Bu ekipmanlar, kan veya diğer vücut sıvıları ile temas durumunda sağlık personelini korur.
* Tüm hastalar potansiyel olarak enfeksiyon taşıyıcı olarak kabul edilir ve bu doğrultuda enfeksiyon kontrol önlemleri uygulanır. Bu standartlar HIV pozitif hastalar için özel bir uygulama değildir, her hasta için geçerlidir.
* HIV, doğrudan kan, semen, vajinal sıvılar veya anne sütü gibi vücut sıvılarıyla bulaşır. Ameliyat sırasında bu sıvılarla doğrudan temas veya kan nakli olmadıkça bulaşma riski yoktur.
HIV hakkında detaylı bilgi için buraya bakabilirsiniz.
(EMK)
Türkiyeli kadın ve LGBTİ ’lar, son haftalarda sosyal medya üzerinden erkek fotoğrafçıları, oyuncuları, müzisyenleri ve kültür-sanat camiasındaki bazı isimleri ifşa ediyor.
Açıklamalarda, ifşa edilen erkeklerin sektördeki güçlerini kullanarak kadın ve LGBTİ ’ları taciz ettikleri ve onlara cinsel saldırıda bulundukları beyan ediliyor.
İstanbul’da faaliyet gösteren Oda Tiyatrosu’nda erkek bir yönetmenin genç oyuncuları istismar ettiği beyanları........
© Bianet
