menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Beden hapishanesinden kadın hapishanesine: Buse Aydın

13 0
21.06.2025

Hayatında hiç Onur Yürüyüşü ’ne katılamadı. Eylemlerde “Nerdesin aşkım?” sorusuna “Buradayım aşkııııım” diye yanıt veremedi.

O, tutuklu trans mahpus Buse Aydın. Aydın, 1990’larda 20’li yaşlarında erkek kimliğiyle girdiği cezaevinde, şimdilerde kadın kimliğiyle yaşıyor ve 40’lı yaşlarının sonlarına yaklaşmış durumda.

Müsaade olursa Buse’yi en başından itibaren anlatayım… Buse, 1990’ların sonlarında, Devlet Güvenlik Mahkemeleri’nde (DGM) avukatı olmadan, ifadesi doğru düzgün alınmadan tutuklandı.

1997 yılında müebbet hapis cezası alırken, henüz 20’li yaşlarındaydı.

Tutuklandıktan sonra Buse için çift yönlü bir mücadele başladı; hem cezaevi koşullarıyla hem de bedeniyle varoluş mücadelesi verdi. Buse, kadın kimliğiyle yaşamına devam etmek istiyordu.

İnsan Hakları Derneği’ne (İHD) başvurdu, kamuoyuna defalarca mektup gönderdi.

“Ben Buse Aydın, cinsiyet geçiş ameliyatımı kabul edin” dedi 2018’de ve 38 gün açlık grevi yaptı. Cezaevi, tüm mahpuslar için yorucu, zor ve tam bir kararlılık gerektiren bir süreçken, onun için her şey çok daha zordu.

Buse yıllara yayılan mücadelesinde hiç geri adım atmadı. Defalarca doktor kontrolüne, mahkemeye gitti. Bir labirentin içinde kaybolan minik bir canlı gibi hep denedi, hep yoruldu, bir türlü o labirentten çıkamadı. Hemen her mektubunda “bedenimdeki hapishaneden kurtulmak istiyorum” diye seslendi. Hakikaten böyle seslendi.

Nihayet, Avukatı Eren Keskin ve LGBTİ derneklerinin çabası ile uzun bir hukuki süreci, tıbbi engelleri ve toplumsal yargıları aştı ve cinsiyet uyum sürecini tamamladı.

Adalet Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı’nın onay verdiği cinsiyet geçişiyle birlikte, Buse, resmi olarak kadın kimliğini de aldı.

Elbette hemen her mücadelede olduğu gibi Buse’nin mücadelesi de öyle hemen bitmedi. Cinsiyet uyum sürecini tamamlamış, kadın kimliğini almış olsa da, hâlâ cezaevi koşullarına karşı verdiği mücadele devam ediyor.

Mesela erkek cezaevinde kalıyordu ve kadın kimliğiyle bu ortamda yaşamak, her anlamda büyük bir adaletsizlikti. Adalet Bakanlığı’na yaptığı başvurularla, kadın kimliğine sahip bir mahpus olarak kadın cezaevine nakledilmek için mücadele etti. Ancak bu süreç, yine hukuki engellerle, bürokratik zorluluklarla kaplumbağa hızında ilerledi.

Nihayetinde Kocaeli Cezaevi'ne nakledildi. Karma bir cezaevi. Orada görece daha iyi durumda.

Ancak gelin görün ki, 20'li yaşlarında hapishaneye giren Buse, kadın kimliğiyle burada yaşamaya devam ediyor…

Gittiğim eylemlerde bazen çığlık çığlığa, çoğu kez içimden onun yerine de haykırıyorum:

“Burdayım aşkıııım!”

Buse ile ilgili tüm haberleri buradan okuyabilirsiniz.

(EMK/TY)

Olay 10 Haziran 2025 salı günü akşam saatlerinde İstanbul Sabiha Gökçen-Diyarbakır Pegasus uçuşunun hemen öncesi Pegasus standında uçağa otobüsle taşınma anında yaşanıyor.

Hacdan gelip, transferle memleketlerine dönme yolunda olan kadınlı erkekli (sayıları 6-7 kişi) bir grup hacının karşılaştığı durum. Şimdi alenen yaşanan durumu olay anında iki çocuğu ile birlikte aynı uçuş öncesi otobüste olan yolcu Duygu Berekatoğlu’nun X (eski Twitter) hesabından alıntılayarak birebir paylaşayım:

“Bugün (dün) 10 Haziran Pegasus İstanbul/Diyarbakır uçuşunda otobüsle uçağa alınırken Türkçe bilmeyen yaşlı bir grup vardı. Ellerinde kabin valizleri haricinde birkaç poşet bulunuyordu, kişi sayısına bölünce aslında fazlalık yoktu.

Yer hostesleri yaşlıları azarlayarak, otobüsten indirip ‘Tek tek valizleri alın fazla kalırsa hareket ettirmeyeceğiz’ diye tehdit ederken, yaşlı teyzeler ve amcalar o eşyalarla 3 defa inip bindiler. En son yerde beklettirildiler.

Bir genç otobüsten inerek, ‘Benim eşyam yok, ben alayım’ dedi. Yer hostesi ona ‘Sen bu ekipten değilsin bin otobüse’ diye bağırdı.

Ben de dayanamayıp indim. Bu insanlar Türkçe bilmiyor, yaşlılara........

© Bianet