menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Gümrük Birliği’nden çıkılmalıdır

16 8
04.04.2025

Türkiye'nin 2023 yılında Avrupa Birliği (AB)'nden yaptığı ithalatta ara malların toplam ithalat içindeki payı, genellikle yüksek bir oranı temsil eder. Ara mallar, üretim süreçlerinde kullanılan ve nihai ürün haline gelmeden önce işlenen ürünlerdir. Bu kategorideki mallar, özellikle imalat sanayii ve endüstriyel üretim için kritik öneme sahiptir. TÜİK dış ticaret verilerine göre 2024 yılı toplam ihracat 261,8 milyar dolar, AB’ye yapılan ihracat 108 milyar dolar yani toplam ihracatın yüzde 41,5’i. 2024 yılı toplam ithalat 344 milyar dolar. AB’den yapılan ithalat 110,4 milyar dolar. Yani toplam ithalatın yüzde 32’i AB ‘den gerçekleştiriliyor. AB ile yaptığımız ticarette, ihracatın ithalatı karşılama oranı bir süre yüzde 110’lara ulaşmıştı (2018, 2019, 2021, 2022 yılları). Bugün bu oran yeniden yüzde 100’ün altında bulunuyor. 2014’te yüzde 71’lerden bu seviyeye gelinmesi olumlu ancak bunun sürekliliğinin sağlanması çok önemli. Aksi halde Gümrük Birliği aleyhimize çalışır.

Türkiye'nin AB'den yaptığı ithalatta ara malların payı, genellikle yüzde 60-70 civarındadır. Bu oran, Türkiye'nin sanayi üretiminde AB kaynaklı ara mallara ne kadar bağımlı olduğunu gösterir. Ara mallar, özellikle otomotiv, kimya, tekstil, makine ve elektrikli cihazlar gibi sektörlerde kullanılmaktadır.

Ara mallar, aşağıdaki ürün gruplarını içerir:

Kimya Sanayii Ürünleri: Plastik hammaddeler, kimyasal maddeler, boyalar, ilaç hammaddeleri.

Demir ve Çelik Ürünleri: Çelik levhalar, borular, metal alaşımları.

Makine ve Ekipman Parçaları: Endüstriyel makineler için yedek parçalar, motorlar, dişliler.

Elektronik Bileşenler: Yarı iletkenler, entegre devreler, diğer elektronik parçalar.

Tekstil Hammaddeleri: Sentetik lifler, iplikler, kumaşlar.

Otomotiv Yan Sanayi Ürünleri: Motor parçaları, şanzıman sistemleri, elektronik kontrol üniteleri.

Daha Esnek Ticaret Politikaları: Türkiye, Gümrük Birliği'nden çekilerek kendi dış ticaret politikalarını daha esnek bir şekilde belirleyebilir. Diğer ülkelerle daha özgür ticaret anlaşmaları yapabilir ve özellikle gelişmekte olan ülkelere yönelik avantajlar sağlayabilir.

Avrupa Birliği'ne Bağımlılığın Azalması: Türkiye, AB'ye bağımlılığı azaltarak, diğer bölgelerle (örneğin, Asya, Orta Doğu ve Afrika) ticaret ilişkilerini artırabilir. Bu durum, Türkiye'yi daha geniş bir küresel pazara açabilir.

Tarımsal Ürünler Üzerindeki Rekabetçi Avantajlar: AB'nin tarım sektörüne dair düzenlemeleri, Türkiye’nin bu sektörde daha rekabetçi olabilmesini engelliyor olabilir. GB’nden çıkılması durumunda, Türkiye, tarım ürünlerinde daha esnek fiyatlandırma politikaları geliştirebilir.

Gümrük Vergilerinde Esneklik: Türkiye, üçüncü ülkelerle yapacağı serbest ticaret anlaşmaları çerçevesinde gümrük vergilerini daha özgürce belirleyebilir. Bu da bazı sektörlerde daha uygun fiyatlarla dış ticaret yapabilme imkânı sağlar.

Ticaret Hacminde Düşüş:

Gümrük Birliği, Türkiye'nin AB ile ticaretinde gümrük vergisi ve diğer engelleri kaldırmıştı. GB'nden çekilmesi, AB ile ticaretin daha maliyetli ve bürokratik hale gelmesine yol açabilir. Bu durum, özellikle Türkiye’nin AB’ye yönelik ihracatını olumsuz etkileyebilir.

AB ile İlişkilerde Gerilim:

Gümrük Birliği'nden çekilmek, Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerde gerilime yol açabilir. AB, Türkiye'yi tek taraflı olarak ticaret politikalarını değiştirmekle suçlayabilir ve bu durum müzakerelerde zorluk yaratabilir.

Yatırımcı Güveninin Zedelenmesi:

AB ile entegrasyonun bir aracı olan Gümrük Birliği'nden çekilmek, yabancı yatırımcılar üzerinde olumsuz bir etki yapabilir. AB ile olan ekonomik ilişkilerin zayıflaması, Türkiye'nin güvenilirliğini azaltabilir ve yatırımların azalmasına yol açabilir.

Sanayi ve İhracat Sektöründe Zorluklar:

Gümrük Birliği, Türkiye'nin sanayi ürünlerine yönelik AB pazarına daha kolay erişim sağlamasını........

© Aydınlık