Gazetecilik bir kamu görevidir. Türkiye’de meslek dalları içinde kanunu olan ender alanlardan biridir.
Etik alanın en hassas biçimde uygulanması gereken alanlardan…
Son dönemde etik arka plana atıldı. Balon sözler öne çıkarıldı. Bunlardan biri “gazetecilik suç değildir” oldu. Bu torbanın içine FETÖ’cüler, PKK’lılar, etki ajanları atıldı. Onlara özgürlüğün sloganı oldu.
Nasıl her meslekte işlenen suçlar varsa, gazetecilik adı altında da işlenen suçlar vardı. Fakat basında belli bir kesim ve bazı gazeteci sendikaları suç işleyerek gazeteciliği de karalayanları ayıklamak yerine, bu torbada hepsine özgürlük istemeyi tercih etti.
İkinci balon, sosyal medya ile gelişen “Bağımsız gazetecilik” oldu.
T24’ten Şükran Pakkan, Youtube gazeteciliğinin yeni bir samizdat çağı olduğunu ve devlet baskısı, medya tekeli, sermaye sansürüne karşı direncin izdüşümü olduğunu belirtiyor.
Elbette baskı, sansür her yerde karşımıza çıkıyor. Artık gazetecilik dijitale kayıyor, Youtube gibi alanlar da, gazeteciler için büyük fırsatlar sunuyor. Bu bir gerçek.
Sosyal medya kolaylaştırıcı rol oynuyor: Bir tıkla fotoğraf, görüntü, haber dünyanın bir ucundan bir ucuna saniyeler içinde gönderilebiliyor. Zahmetsiz. Daha az para ve vakit harcanıyor. Ama işin cilveli yanı şu: Bir tıkla gelen, sadece bilgi ve haber değil. Artık yalan da bir tıkla cebinizde. Filtresiz bir bilgi akışı… Gelişi kolay ama gidişi daha zor.

Youtube gazeteciliği, geleneksel medyaya karşı az maliyetli ve çok getirili hale geldi. Artık bir kuruma bağlı olmadan gelen görüntüleri paylaşan, bağımsız gazeteciler köşenin başlarını tutmaya başladı. Gazete tirajları düşerken sosyal medyada milyonluk takipçilere ulaşan hesaplar ortaya çıktı. Dikkat ediniz, hepsi bir şekilde sayın Pekkan’ın laf ettiği ana akım içinde isim yapmış kişiler. Bu sayılanlar Youtube’da ünlenmedi. Ünlerini Youtube’a taşıdılar.
Geleneksel medyanın, yazılı basının en önemli özelliği kendi içinde bir disiplini olması ve denetim mekanizmalarını işletmesidir. Etik temellidir. 5N1K’nun özenle uygulanmasıdır. Yanıt hakkının verdirilmesidir. Bir haberin muhabirden editöre, birim şefinden yazı işlerine kadar onlarca kez kontrolden geçmesidir. Bu haberin sağlamlığı konusunda, günlük işleyiş bir sigortadır.
İnternet haberciliği iki yolda ilerliyor: Bir, gazetecilikte disiplini ve denetimi ortadan kaldıranlar. Tık avcıları. Haberler/yorumlar fastfood’a indirgeniyor. Sindirmeden, ayaküstü tüketilen nesneler haline getiriliyor.
İki: Hâlâ yazılı veya görsel basında yerini alan ama bu yayınlarını da dijitale aktaranlar.
Ayrıca sosyal medyada tekellerinin, gazeteci avına çıktığını da gözden........

© Aydınlık