menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Allah-u Akbar

119 10
20.08.2025

Sayın Recep Tayyip Erdoğan geçen hafta, “Her biriniz Sultan Fatih'in, Peygamber Efendimizin müjdesine mazhar olduğu yaştasınız. Bu salondaki gençlik inşallah Mekke'ye doğru emin adımlarla ilerleyen o mübarek orduyla aynı hedefe yürüyen bir kadrodur. Bu salondaki gençlik, Avrupa'dan Afrika'ya cenk meydanlarını asırlarca 'Allah Allah' nidalarıyla inleten ecdadın izinden giden bir kadrodur.” sözleriyle “uç beylerini” coşturdu. “Resul-i Ekrem Aleyhissalatu Vesselam Efendimiz, Allah'ın emriyle 23 yıllık tebliğ mücadelesine başladığında etrafında ihtiyarlar yoktu, gençler vardı. Endülüs'ü fetheden Tarık bin Ziyad daha 30'larına varmadan Avrupa'nın kapılarını araladı. İbn-i Sina daha 19 yaşında kendi döneminin en büyük tıp ve felsefe âlimlerinden biri sayılıyordu. Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'u 21 yaşındayken fethetti…” dedi.

Genel bir olgudur: Sorgulanmayan, araştırılmayan ve temellendirilmeyen hurafeler, temelsiz iddialar ve yanlışlar zaman içinde “hakikat” ve “mutlak doğrular” olarak telakki edilir. İhtimal dâhilinde olan husus şudur ki, Sayın Erdoğan’ın “uç beyleri” Sultan Fatih misali eski devletleri belki yıkabilir, belki yeni şehirleri raptedebilir ve hatta zapt-edebilir. Belki de İbn-i Sina veya Ebu Ali Sina ya da Batılıların söyleyişiyle Avicenna olabilir. Ama ve lakin Peygamber Efendimizin müjdesine mazhar ve nail olmak için “Allah Allah Bismillah Allah-u Akbar” imanıyla müjdelenmek önemli ama yeterli değildir.

Naziler de çok cesur, asker, davaları ve liderleri Hitler için ölümü göze almışlardı. Cephelerdeki kararlılıkları ve savaş azimleri askeri edebiyata ve filmlere konu oldu. Japon askerleri cesur, azimli, davaları ve imparatorları için, iki atom bombasına rağmen son lahzaya kadar teslim olmayı reddetmiş ve ölümüne savaşmışlardı. İngilizler yeryüzünde Allah’ın en kutsal kavmi ve ilahi bir dava ile donanmış askerleri olarak Amerika’ya, Kanada’ya, Yeni Zelenda’ya, Avustralya’ya kutsanarak gönderildiler. Siyonistler de cesur, asker, dava ve yeryüzünü kendilerine verdiğine inandıkları ilahları için öldüler, öldürdüler ve halen öldürüyorlar. IŞİD, El-Nusra, ÖSO, SMO, El- Kaide, HTŞ’dekiler de askerler, cesurlar, davaları, şeyhleri, liderleri ve “Allah-u Ekber” sloganlarıyla öldürmeye ve ölmeye hazırlar. Bu sloganlarla ve hamasi söylemlerle şehirleri fethedebilir, gençleri coşturabilir, heyecanlandırabilir........

© Aydınlık