menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Viyanalı Muhlis Akarsu’dan K.H. Grasser’e

12 21
27.04.2025

Eşim, bir cilt uzmanına gitmişti. Doktorun bulunduğu binanın kapısını fotoğraflayıp bana göndermişti. Hem onun hem de benim, sanat eseri gibi işlenmiş kapılara -ister ahşap, ister demir veya çelik olsun- özel bir ilgimiz vardır. Bu nedenle, kapının işlemeleri dikkatimi çekti. “Güzelmiş,” dedim ama üzerinde fazlaca durmadım.

Bir gün sonra eşim, fotoğrafla ilgili ne düşündüğümü tekrar sordu. “Çok güzel,” dedim yine. Ancak ardından gelen, “Dikkatini isim çekmedi mi?” sorusu beni tekrar fotoğrafa yöneltti. Daha dikkatli bakınca, doktorun ismini gösteren tabelanın altında bir başka isim daha göze çarpıyordu: Dr. Muhlis Akarsu – Diş Hekimi

O an, içimde bir kıpırtı oldu. Gençliğimin ozanlarından, kara sevdanın, yoksulluğun, göçün ve halkın sesi olan Muhlis Akarsu ile yeniden karşılaşmış gibiydim. Hem de onu kaybedişimizin üzerinden 32 yıl geçtikten sonra, bu kez bir ozan değil, bir sağlık çalışanı olarak; hem de Viyana’nın göbeğinde.

“Kimdir, gerçekten aynı kişi midir?” diye sormadım. Zaten cevabını da biliyordum. Ama ismin kendisi bile o kadar güçlü bir çağrışım yarattı ki, bu rastlantıyı hem hüzün hem sevinçle sosyal medya sayfamda paylaştım. Amacım, bu güzel tesadüfü dostlarla paylaşmak, biraz da eski bir dostla karşılaşmış gibi hissettiklerimi anlatmaktı.

Bu paylaşımımı, Türkiye Cumhuriyeti'nin Viyana eski Büyükelçisi Sayın Ozan Ceyhun, “Muhlis Bey çok iyi, hem de çok iyi bir diş hekimidir. Mutlaka tanışın,” yorumu ile onurlandırdı. Kendisine, en kısa zamanda tanışmak için kapısını çalacağımı söyledim.

Ancak sağlık sistemindeki zorlukları düşünerek, hekimlerin başlarını kaşıyacak zamanlarının olmaması Dr. Muhlis Akarsu ile görüşmeye izin verir mi bilmiyorum şimdilik. Avusturya sağlık sistemine kısa bir göz atmakta fayda var. Avusturya’da sağlık sistemi –başka ülkelerle kıyaslandığında hâlâ iyi işliyor olsa da– giderek daha zor bir hale geliyor. Bugünlerde bir uzmana muayene olmak için aylarca beklemek gerekebiliyor. Geçenlerde bir kulak burun boğaz doktoruna gittim. Muayene sadece iki dakika sürdü, kaç hafta beklediğimi hatırlamıyorum. Ve doktor bu iki dakika içinde, “Keşke daha çok hasta olsa da daha çok para kazansam,” demeyi de ihmal etmedi.

Bekleme salonu kalabalıktı, iki dakikada bir hasta girip, diğeri çıkıyordu. Seri üretim bandı gibi. Doktorların başını........

© Aydınlık