menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Afrika tarihi için Osmanlıca ve Arapça kaynaklar

12 1
18.03.2025

Merhum tarihçimiz Cengiz Orhonlu 1972 yılında Roma’da verdiği “Etiyopya Üzerine Türk Arşiv Kaynakları” hakkındaki tebliğinde Osmanlıca kaynakların Afrika çalışmalarındaki önemini ortaya koymuştu.

İlginçtir ki son zamanlarda Güney Afrika hükümeti okullarda tarih yazıcılığında Asya kaynaklarının kullanılarak okutulması taraflı söylemler yapmaktadır. Hakikaten son zamanlarda neredeyse tüm kıta ülkelerinde daha ulusal bir tarih yazıcılığını müfredatlarda uygulamaya başladı.

1862 yılında Güney Afrika’ya giden Erzurumlu müderris Ebubekir Efendi "Ümit Burnu'nda, Kaf Dağı gibi düz bir dağ vardır, bu dağda harika sular ve çeşitli şeyler bulunur…" şeklinde şehrin genel durumu hakkında notlar düşmüş ve bunları 1876 yılında yayınladığı Arapça-Afrikansca kitabı Beyan al-Din'in önsözüne de eklemişti. Bunun dışında, Afrika tarihiyle ilgili birçok başka özgün tarihsel kaynaklar bulunmaktadır.

Gerçekten de Afrika'nın tarihi genellikle Avrupa keşifleri ve kolonizasyonu açısından tek taraflı anlatılmaktadır, ancak bölgenin geçmişine dair benzersiz bakış açıları sunan Arapça kaynaklar da yer almaktadır. Bu kaynaklar, çoğu zaman göz ardı edilse de Afrika kıtası ile İslam dünyası arasındaki kültürel ve ekonomik değişimlere dair büyük bir bilgi sunmakta ve daha önemlisi bu etkileşim, Avrupa etkisinden yüzyıllar önceye........

© Aydınlık