OYAK’ta işler iyi gitmiyor-II
Geçen haftaki yazımda; OYAK’ın yıllık genel kurul toplantılarını masaya yatırmış, bu toplantıların Türkiye’de toplanan vergilerin 50’de 1’ini ödeyen OYAK’a yakışmayacak düzeyde “zayıf” ve “göstermelik” kaldığını belirtmiş, OYAK Yönetimi’nin bu toplantıları, kötü performansı maskelemek amacıyla ustaca kullandığını anlatmaya çalışmıştım.
Son 8 yıla damgasını vuran mevcut OYAK Yönetimi, sıklıkla “şeffaflığı” ve “hesap verebilirliği” vurgulayarak kendine methiyeler düzmesiyle dikkat çeker. Esasında, “şeffaflık” ve “her türlü hesabı verecek sorumluluk” için, sorgulayıcı bir ortam -olmazsa olmaz- koşuldur. “Şeffaflığı arayan” ve “hesap soran”, yani olanı biteni en meraklı şekilde soran ve cevapları eksiksiz olarak almak isteyen “yok” ise ve yanılsamaları kabullenmeye hazır algılara yüzeysel anlatımlı kısacık bir şeyler, bir çırpıda sunulmuş ise; ortada “şeffaflık” ve “verilmiş bir hesap” filan da yoktur. Acaba, OYAK’ta “şeffaflığı arayan” ve “hesap soran” bir ortam var mıdır, yok mudur? Cevabı birlikte bulalım…
3 kuruş maaşından tasarruf yapmak suretiyle OYAK’a patron (üye) yapılmış 482.000 kişinin yaklaşık 381.000 kadarı, hâlen TSK’nın (ve Hükûmet’in) hiyerarşik yapısı içindedir. Bu hiyerarşik düzen, OYAK’ın iyi veya kötü performansına gerekli dokunuşları yapmayı zorlaştıran en kritik meseledir. Daha açık bir ifadeyle, kendi kötü performansını güllük gülistanlık gösteren OYAK Yönetimi’ne hesap sorulamayışının ana nedeni, OYAK Genel Kurulu’ndaki asker üyelerin hiyerarşik yapı içinde topluca hareket etme geleneğidir. Bu geleneğin dışına çıkmaya çalışanın karşılaşacağı sorunları “düşünmek bile istemiyorum.” Anlayacağınız, OYAK Genel Kurulu’ndaki herhangi bir askerin söz isteyip “OYAK Yönetimi, sana emanet ettiğimiz paraları, yüzeysel olarak değil; en ince ayrıntısına kadar nerelere yatırdın ve ne sonuçlar aldın!? Niye başarısız oldun, neden bekleneni veremedin!? Anlat bakalım!” deme; yani, daha sorgulayıcı bir tavır alma olasılığı yoktur… Oysa, diğer holdinglerin toplantılarında, holdingin büyümesi yavaşlamışsa holding yöneticileri sert sorgulamaya maruz kalırlar ve enine boyuna hesap verirler… Bu noktada, OYAK’ın tabandan zirveye yönetimini belirleyen Millî Savunma Bakanlığı (yani, Hükûmet), emekli üyeleri temsil, yönetim, karar ve denetim mekanizmalarından dışlayarak OYAK’ın başarısız yönetimine âdeta bir “hesap vermezlik” zırhı hediye etmiş durumdadır. Bu anlattıklarımdan, OYAK’ta “şeffaflığı arayan” ve “hesap........
© Aydınlık
