menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yeni bir para düzeni mümkün-4: DEVRİM YAPACAĞIZ!

15 1
03.11.2025

Geçtiğimiz üç yazıda, mevcut para düzeninin tarihsel süreçlerini anlamaya çabaladık. Serimizi noktalarken, artık kaçınılmaz olan o büyük dönüşüme odaklanmanın zamanı! Dijital çağ, para egemenliği ve Atlantik emperyalizminin dayattığı tekelci sistemden kurtuluşun yolları.

Etrafımızdaki işaretler artık yalnızca fısıltı değil, bir uğultu..

Fiziksel para giderek sahnenin dışına itiliyor. Ancak bu, sadece bir teknolojik ilerleme meselesi değil. Asıl mesele, egemenliğin yeni cephesinin dijital ödeme ağları ve para birimleri üzerinden kuruluyor olması. Bugün bir ülkenin bağımsızlığı, sınırlarından ziyade, küresel finansal ağlara erişimiyle ölçülüyor. İşte tam da bu noktada, Amerikan doları tekelinin ve onun enstrümanı SWIFT sisteminin bir silaha dönüştüğüne tanık oluyoruz.

Amerika ve Atlantik sistemi çürüdü. Parça parça dökülürken, ellerindeki ekonomik tehdit silahlarının etkisi “öldürücü” olmaktan giderek uzaklaşıyor.

Geçen aylarda St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu’nda (SPIEF 2025) konuşan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in özel danışmanı Anton Kobyakov, yeni dünya düzeninin ekonomi cephesindeki en sarsıcı gerçeğini dile getirmişti: “ABD, 35 trilyon dolarlık borcunu kripto varlıklara aktarıp değeri düşürmek, sistemi sıfırlamak istiyor.” Bu cümle, aslında son yıllarda şekillenen para savaşlarının özünü anlatıyor.

Kobyakov’un işaret ettiği bu “sıfırlama hamlesi”, yalnızca bir finansal manevra değil, aynı zamanda ABD’nin hâkimiyetini dijital evrende de sürdürme girişimidir. Bugün konuştuğumuz dijital para sistemleri, sanıldığı gibi teknik bir dönüşümün değil, küresel egemenlik mücadelesinin yeni cephesidir.

Amerika, dünyanın rezerv parası olan doları basarak, bunu diğer ülkelere mal (ihraç) ediyor. Bu, finansal bir bağımlılık ilişkisinin ta kendisi. Ancak daha vahimi, bu gücü, kendi çıkarlarına tehdit olarak gördüğü herkese karşı acımasızca kullanması. Rusya, bu sistemden en ağır darbeyi yiyen ülke oldu. SWIFT'ten çıkarılma tehdidi ve uygulanan finansal yaptırımlar, Moskova'yı alternatif arayışlara zorladı ve 'SPFS' gibi kendi sistemini kurmaya itti.

Ancak liste uzun: İran, yıllardır bu sistemin dışında tutularak ekonomik olarak boğulmaya çalışılıyor. Türkiye, zaman zaman gelen tehditlerle "ya bizim tarafımızdasınız ya da finansal intiharı seçersiniz" dayatmasıyla karşı karşıya kaldı. Çin ise, küresel bir güç olarak........

© Aydınlık