Sokağın Kalbini Fotoğraflamak
Bugün sokak fotoğrafçılığından bahsetmek istiyorum. Esas olarak sokak fotoğrafçılığı, kamusal alanlardaki günlük hayatı ve insani anları yakalamaktır. Bu, bir köşede çay içen yaşlı bir adam olabilir, tozlu bir sokakta yalınayak top oynayan çocuklar ya da kalabalık bir metro istasyonunda el ele tutuşan âşıklar. Bunlar, günlük yaşamın dokusunu oluşturan anlar sessiz, gürültülü, garip ya da şiirsel.
Birçok insanın düşündüğünün aksine, sokak fotoğrafçısı olmak için pahalı ekipmanlara ya da özel yerlere ihtiyacınız yok. Bir kamera hatta sadece bir telefon ve biraz merak duygusu yeterlidir.
Hedef yok, sadece içgüdülerinizi takip edin. İnsanları, ışığı, gölgeleri ve o anda gelişen küçük hikâyeleri gözlemleyin. Duygu, zıtlık, jestler ya da sadece size bir şey hissettiren anları arayın. Asıl mesele şu sanıyorum. Eğer o an sizi etkiliyorsa bir başkasını da etkileyebilir çektiğiniz fotoğraf.
Sokak fotoğrafçılığı içinde o anları barındırır. Aynı zamanda hızlı ve dikkatli olmak gerekir. O anlar saniyeler içinde gelip geçer. Bir bakış, bir kahkaha, gazeteye dalmış bir adamın yanından geçen bir kuş hepsi bir anda olur ve biter.
Gerçekten herkes ama herkes sokak fotoğrafçılığı........
© Anayurt
