Uluslararası uzlaşı, soykırım davalarını etkileyecek mi?
Maastricht Üniversitesi Uluslararası Hukuk Bölümünden Selman Aksünger, Gazze’deki soykırım konusunda oluşan uluslararası fikir birliğinin İsrail'e karşı devam eden davalara olası etkilerini AA Analiz için kaleme aldı.
***
Soykırım uzmanlarından insan hakları kuruluşlarına, Birleşmiş Milletler (BM) organlarından, araştırma enstitülerine kadar uzanan geniş bir yelpazede İsrail’in Gazze’de soykırım işlediğine ilişkin ortaya çıkan fikir birliği, İsrail'in "soykırımcı devlet" olduğu gerçeğini artık geri döndürülemez bir şekilde kayıt altına alıyor. Uzmanların, Gazze’de soykırım işlendiğini ittifakla teyit etmesi, sadece mevcut hukuki süreçleri şekillendirmekle kalmayıp, uluslararası siyasetin ve İsrail’in diplomatik geleceğini de temelinden etkileyecektir.
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının başlamasından bu yana, uzmanlar ve insan hakları kuruluşları giderek genişleyen bir uzlaşıyla bu durumu soykırım suçu olarak nitelendirirken, henüz Ekim 2023’ün ortalarında soykırım uzmanı Raz Segal bu durumu "ders kitabı niteliğinde bir soykırım" olarak tanımlamıştı.
Binlerce hukukçu ve tarihçinin, Gazze’de soykırım işlendiği tehlikesine ilişkin imzaları ve çağrılarıyla ilerleyen süreçte, John Quigley, Martin Shaw, William Schabas ve hatta İsrailli akademisyenlerin Filistin'de soykırım işlendiğini dile getirmesi bu fikir birliğinin sadece Batılı ya da Müslüman akademisyenlerle sınırlı olmadığını göstermektedir.
Uluslararası kuruluşlar düzeyinde ise Gazze’deki soykırıma ilişkin çok daha kapsamlı ve güçlü tespitler yapıldı.
“Uluslararası Af Örgütü (Amnesty), İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Forensic Architecture, Democracy for the Arab World Now (DAWN), İsrailli B'Tselem ve İnsan Hakları için Doktorlar (Physicians for Human Rights–Israel) gibi kuruluşlar ve BM Özel Raportörü Francesca Albanese tarafından İsrail’in Gazze’de BM Soykırım Sözleşmesi’ni sistematik olarak ihlal ettiğini ortaya koyan kapsamlı raporlar hazırlandı. Uluslararası Soykırım Araştırmacıları Derneği (IASG) de İsrail'in Gazze'de soykırım işlediğine dair yönelik aldığı kararla bu ittifaka katıldı.
Filistin'deki soykırımla ilgili bu fikir birliğinin Uluslararası Adalet Divanı (UAD) ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’ndeki (UCM) süreçlere doğrudan olmasa da farklı yollardan etki etmesi bekleniyor. UAD açısından uzman raporlarına doğrudan etkisi kısıtlıdır, çünkü devletlerarası davaları ele alan bu mahkemede sivil toplum kuruluşlarının (STK) ve diğer kuruluşların doğrudan bilgi belge verme imkanları bulunmamaktadır. Ancak Güney Afrika, kendi davası için bu........
© Anadolu Ajansı Analiz
